Değişen evlilikler ve evlilik terapisi

Değişen evlilikler ve evlilik terapisi

Evlilikte klasik olarak tanımlanan, kültürel farklılıklar, iletişim sorunları, psikiyatrik durumlara ek olarak evliliklerin kurumsal olarak hızlı bir değişim içinde olması evlilikleri giderek daha da zorlamaktadır.

Kadın erkek rolleri, cinsiyet rolleri, bireyselleşme, kadının ekonomik ve hukuksal olarak güçlenmesi, boşanmanın her gün daha yaygınlaşması evliliğin hızla değişmesine neden olmaktadır. Kadın bir taraftan “yuvayı dişi kuş yapar” kollektif bilincine sahip iken bir taraftanda işe gitmek zorundadır. Bir taraftan ona sahiplenecek erkek kollektif bilincindeyken diğer taraftan eşiyle bir güç ve eşitlik yarışındadır. Erkek kollektif olarak “evin reisi erkektir” bilincindeyken kendisinden daha çok çalışan eşine duyarsız kalabilmektedir ya da eşine söz geçirmenin yollarını aramaktadir.

 Bu değişim karşında referans olarak maalesef kullandığımız ya da tutunduğumuz nokta ilk 6 yaşta seyrettiğimiz rol modellerimiz ve o dönemki evlilik modelidir. Bu yaşlardan getirdiğimiz perspektifler, inançlar, deneyimleri özellikle stres altında kullanmaya başlıyoruz ve maalesef sonuçlara bakıldığında sürekli kavga, kırgınlık, hayalkırıklığı ya da çocuk için süren evlilikler ya da boşanmalar görüyoruz.

Evlilik terapisinde neler yapılır?

Evlilik terapisi, çiftlerin güvenli bir ortamda-bir uzman eşliğinde “evliliklerini iyileştirme ya da kurtarma” amacıyla çalışmalarına yardımcı olan bir terapi biçimidir.

Çiftlerin iletişim hataları ve perspektif farklılıkları belirlenir.

Kişilik yapılarının ve kültürel farklılıkların iletişim ve perspektife nasıl yansıdığı gösterilir.

Kadın erkek rolleri, bilinçdışı süreçler, eski ailelerden evlilik havuzuna atılanlar belirlenir.

Çiftler alt beyin-kollektif bilinç ve evliliğe etkileri konusunda bilinçlendirilir.

Evlilik ve doğal zorlukları (ortak sorumluluk, monotonluk vs)  ile ilgili bilgilendirme ve farkındalık yaratılır.

Çiftlerin “eş zamanlı” kişisel gelişimlerini sağlayabilme (biri diğerinden daha çok geliştiğinde sorunlar artabilir.) becerisi arttırılır ve uzlaşma kültürüne açık olmaları öğretilir.

Bireysel sorunlar ve kişisel gelişim için destek verilir.

Sınır eğitimi; Ülkemizde çok önemli ve gerekli bir eğitim gibi görünmektedir. Eşler-arası, çocukla  ilgili ve diğer akrabalarla ilgili sınır farkındalığı bizim en sıklıkla çalıştığımız konuların başında gelir. 

Bu makale 10 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Uzm. Dr. Mehmet Levent Soylu

Uzm. Dr. Mehmet Levent SOYLU, 1965 yılında Adana'da doğmuştur. Liseyi Tarsus Amerikan Lisesi'nde bitirdikten sonra Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini başarıyla tamamlayarak tıp dokotru unvanı almıştır. İhtisasını ise yine aynı fakültede yapmış ve Psikiyatri Uzmanı olmuştur. 1 yıl boyunca Tavistok'da Cinsel taciz tedavisi ve Londra Psikiyatri Enstitüsü'nde “Evlilik ve Cinsel Terapileri” eğitimi görmüş olan Uzm. Dr. Mehmet Levent SOYLU,  Evlilik ve Cinsel Terapileri hakkında 20’den fazla bilimsel yayın ve makale sahibidir. Ayrıca “Erken Boşalmada Kendi Kendine Tedavi" adlı bir kitabı ve “Kadın Cinsel Sorunları” ile ilgili baskıda olan ikinci bir kitabı bulunmaktadır. 1997 yılında cinsel rollerle ilgili yapmış olduğu bir projesi TÜBİTAK tarafından desteklenmiştir. Uzm. Dr. Mehmet Levent SOYLU, 15 yıldır Cle ...

Yazarı sosyal medya'da takip edin
instagram
Uzm. Dr. Mehmet Levent Soylu
Uzm. Dr. Mehmet Levent Soylu
Adana - Psikiyatri
Facebook Twitter Instagram Youtube