Bir çoğumuz günlük hayatımızda abartmaya meyilliyizdir. Televizyon izlemeyi abartırız, 7/24 sosyal medyada takılırız ve genellikle yeme konusunda da aşırıya kaçmayı severiz. Ancak aşırı yeme hayatınızı etkilemeye başladığında, suçluluk ve stressi tetiklediğinde Binge Eating diye bilinen yeme bozukluğu gelişiyor demektir. BED, nispeten yeni tanınan bir yeme bozukluğudur ve psikyatristler tarafından ancak 2014’de tanınmıştır.
Özel günlerde, kutlamalarda yemeyi, içmeyi abartmak pek çok kişinin başına gelmiştir. Ancak tıkınırcasına yeme nerede biter, BED (Tıkınırcasına Yeme Bozukluğu) nerede başlar, bunu bilmek önemlidir. Siz de aşağıdaki 4 başlığı inceleyerek Tıkınırcasına Yeme Bozukluğunuz olup olmadığını testedebilirsiniz:
1-Yeme şekliniz, sıklığı ve miktarı belirleyicidir:
Tıkınırcasına yeme bozukluğu olan kişiler genellikle çok fazla, çok hızlı ve çok sık yerler. Yeme süresi 30 dakikadan 2 saate kadar sürebilir. Bu yeme atakları genellikle haftada birden fazla olur. Genellikle aç olmadan da yenir. Yeme eylemi, rahatsızlık hissedene kadar sürer.
Binge Eating yaşamınızı etkilemeye başlar. Kontrolü kaybettiğinizi hissetmeye başlarsınız. Suçluluk hissedersiniz. Tıkınırcasına yemenizi gizlemek için genellikle yalnız olduğunuz zamanları seçersiniz. Buna da “closet eating” adı verilir. Bu yeme tarzının devam etmesi obezite, diyabet, hipertansiyon, kanser, depresyon ve erken ölüm risklerinizi arttırır.
2-Binge Eating Bozukluğu genellikle sıktır, fakat yanlış değerlendirilir:
Tıkınırcasına yeme bozukluğu, bulimia ve obeziteden farklıdır. Bulimia, tıkınırcasına yeme ve sonrasında istemli olarak kusma ile karakterizedir. BED’de ise kusma veya laksatif kullanımı yoktur. Obez insanlar da aşırı yiyor olabilirler. Fakat suçluluk hissi ve kontrolü kaybetme hissi yoktur. Ayrıca tıkınırcasına yeme bozukluğu olan birinin obez olması da şart değildir. Tıkınırcasına yeme bozukluğu bir irade sorunu değildir. Birçok binge eater bunun bir yeme bozukluğu olduğunun farkında değildir.
3-Tıkınırcasına Yeme Bozukluğu yaşamın herhangi bir döneminde gelişebilir:
Özellikle genç yaşlarda, binge eating bozukluğu depresyonla başetmenin bir yolu olarak başlayabilir. Depresyon ve tıkınırcasına yeme bozukluğu yakından ilişkilidir.
İleri yaşlarda da, özellikle büyük bir stress yaşamı etkilediğinde binge yeme tarzı geliştirilebilir. Tıkınırcasına yeme daha sonra bir başetme stratejisi haline gelebilir. Genellikle diğerlerine verilen önem artarken, ,kendini ihmal başgösterir. Öğünleri atlama veya akşama kadar bekleme sizi tıkınırcasına yeme ataklarına itebilir.
4-Tedaviler kısır döngüyü kırmaya yöneliktir:
Genelde depresyon rastlantısal tıkınırcasına yemeye, bu gıdaya takıntılı hale gelmeye, bu beden algısının bozulmasına, bu da başetmek için binge eating davranışına, bu kontrolü kaybetme hissine, bu tıkınırcasına yeme hakkında kötü hissetmeye, boşvermeye ve tekrardan depresyona yol açar.
Oysa, Tıkınırcasına Yeme Bozukluğu tedavi edilebilir bir bozukluktur. Öncelikle ne olduğunun farkına varılmalı ve kabullenilmelidir. Yeme bozukluğunuz olması utanılacak birşey değildir. Bu konuda uzmanlaşmış psikyatri uzmanları ve uzman psikologlar vardır. Birçok hastada 4-12 arası bilişsel davranışsal terapi seansı durumu tedavi etmektedir. Grup terapileri faydalı olabilmektedir.
Size yardımcı olabilecek bazı ipuçları ise şunlardır:
-Bir gıda günlüğü tutun
-Düzenli öğünler halinde yemeyi planlayın
-Vücut algınıza saplantılı bir bakıştan kurtulmaya çalışın
-Yemeyi tetikleyen gıdalardan kurtulmak için farklı yollar geliştirin
-Stressle başetmek için yemekten başka yöntemler geliştirin
-İlişkilerdeki problemleri çözmek için çaba gösterin