Yumurta mı masum yoksa kanıta dayalı tıp mı yanılıyor?

Yumurta mı masum yoksa kanıta dayalı tıp mı yanılıyor?

Bir besin maddesi olarak tüketilen yumurta; döllenmiş olması durumunda içerisinde oluşan embriyoyu dış dünya şartlarına dayanıklı hale gelinceye kadar besleyip gelişmesini sağlayan molekülleri barındıran çok değerli bir üründür. Bilinen en güçlü antioksidan aminoasit olan metiyoninin en fazla bulunduğu gıda maddesi de yumurtadır. Metiyonin, günümüzde antioksidan özelliğine ilaveten Karaciğer kanserleri ile osteoartrit gibi halk arasında kireçlenme diye bilinen hastalıklarda umut vaat eden bir tedavi yöntemi olarak denenmektedir. Metiyonin antioksidan özelliğini sahip olduğu karbon sülfür bağı sayesinde kazanmaktadır. Karbon sülfür insan organizmasında üretilememektedir. “Bu kadar önem arz eden bir aminoasitin olumsuz özelliği yok mudur” sorusuna ne yazık ki hayır cevabını verememekteyiz. Organizmada bulunan metiyonin; son derece yararlı ve bir o kadar da önemli reaksiyonlara katıldıktan sonra zararlı bir molekül olan homosisteine dönüşmekte ya da görev aldığı antioksidan tepkimeler sonrasında okside olmaktadır. Oksitlenme; metiyoninin sahip olduğu sülfür atomunun oksijen radikalleri diye nitelendirilen yaşlanmaya neden olan artık ürünlerle etkileşimi sonucu meydana gelmektedir. Sonuç olarak oksitlenen sülfür iyonu renk değiştirerek koyu bir renk almaktadır. İşte bu nokta bize fazla pişirilen yumurtada meydana gelen renk değişimini hatırlatmaktadır. Bir başka deyişle pişirilen  yumurta sarısı; içerdiği metiyonin amino asitlerindeki sülfür iyonlarının oksitlenmesi sonucu antioksidan özelliğini kaybetmektedir. Okside metiyonin ise;  tıpkı kolesterol esterleri yani atık kolesterol olan LDL gibi pıhtılaşmaya yatkınlığı arttırmaktadır. Özetle okside metiyonin de okside kolesterol gibi damarların tıkanmasına neden olan aterom plaklarının gelişmesine zemin hazırlayan mekanizmaların başlamasına neden olmaktadır. Yumurta içerisinde bulunan kolesterol de; embriyonun büyüme ve gelişme süresinde gerekli olan steroid kaynaklı hormonların sentezi için temel kaynağı oluşturmaktadır. Böylesi yaşamsal fonksiyonlar için yumurta içerisinde depolanmış olan kolesterolün bu denli insan hayatını tehdit eder bir konum kazanmış olması akla uygun düşmemektedir. Vazgeçilmez olan, neden ölümcül özellik kazanmakta bunu sorgulamalıyız. İşte bu noktada kolesterolün de tıpkı metiyonin gibi benzer bir konuma sahip olduğu sonucunu çıkarabiliriz. Isı nasıl ki metiyonini ölümcül hale dönüştürmekte aynı ısı kolesterolü de ölümcül hale çevirmektedir. Bu konunun kanıta dayalı tıpla ne alakası var derseniz şimdi o noktaya geliyoruz. Kanıta dayalı tıp deneylerin veya gözlemlerin anlaşılır bir dille aktarılmasıyla oluşturulmuş istatistiksel doğru ya da yanlışlardan oluşan bir yüzdeler sistemidir. Yani yüzde yüz doğru ya da mutlak doğru gibi bir yaklaşım içermez. O güne kadar var olan veya kayıt altına alınmış olan baskın görüşü dile getirir.

Yumurta ile ilgili kolesterol hakkında son zamanlarda dile getirilen kanıta dayalı tıpla çelişkili görüşlerin nedeni işte bu ısı derecesinin standardize edilememiş deneyimlerde yol açtığı farklı sonuçlardır. Herkes kendi görüş açısıyla yumurtaya yaklaşırken ısı standardizasyonunun olmazsa olmaz olduğunu ne yazık ki atlamışlardır. Bu tıpkı ideoloji kuramcılarının saplandığı kör nokta açmazına benzemektedir. Toplumun bütün bireylerini kendi kişiliğiyle özdeşleştirerek yola çıkan kuramcılar; geliştirdikleri hipotezleri tek tip prototip toplumlarda idealize ederek mantıkla birebir örtüşen güçlü ve mükemmel tezler ortaya koymuşlardır. Ancak uygulandığı toplumun baskın kişiliğiyle uyuşmayan söz konusu tezler; insanlık tarihi sürecinde çok büyük acıların yaşanmasına neden olmuş ve uygulayıcılarının elinde adeta birer ölüm makinelerine dönüşmüşlerdir.

Sonuç olarak ısıya maruz kalmayan yumurta, masumdur. Kanıta dayalı tıp; ancak elinde var olanı ortaya koyar mutlak doğruyu değil. Suçlu olan ise bu konuya at gözlüklerinin ardından bakmaya devam eden insanoğludur.

Doktor yumurta çığ tüketilmeli dediyse de; bu kural iyi koşullarda saklanan, kabuğu sağlam olan ve taze tüketilecek yumurta için geçerlidir. Aksi halde besin zehirlenmesi denen başka bir sağlık sorunu ile yüzleşmek zorunda kalabileceğimiz de kulağa küpe olması gereken önemli bir konudur.

Bu makale 15 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Uzm. Dr. Yılmaz Sezgin

Etiketler
Yumurta nasıl tüketilmeli
Uzm. Dr. Yılmaz Sezgin
Uzm. Dr. Yılmaz Sezgin
İstanbul - Aile Hekimliği
Facebook Twitter Instagram Youtube