Yanık nasıl oluşur ?

Yanık nasıl oluşur ?

Vücudumuzun cildi aşırı bir sıcaklık ile karşılaşınca zarar görür ve tepki verir, cilt hücreleri o bölgede ölür. Yanık bölge karşı karşıya kaldığı sıcaklığın şiddetine ve süresine göre alanı genişler ve derinleşebilir. Çok şiddetli yanıklarda tam kat deri hasarı oluşur ve derinin altında bulunan dokular dahi etkilenip zarar görebilir. Yanıkla, güneş, sıcak su gibi dış etkenlerden oluşabildiği gibi, kimyasal ürünlerin etkisi ile de yanıklar oluşabilir. Bu gibi karşılaşılan durumlarda yanık tedavisi uygulanabilir.

Yanıkların derecelendirmesi nasıl belirlenir?

Yanık tedavisine başlamadan önce oluşmuş olan yanık bölge değerlendirilmeli. Derecelendirme, yanığın derinliğine göre belirlenir.
1- Birinci derece yanık: Yüzeysel bir yanık olarak belirlenir, cildin kızarmasına sebep olur.

2- İkinci derece yanık: Cildin deri kalınlığının bir kısmı yanmış deridir ve cildin altında su toplamasına sebep olur.

3- Üçüncü derece yanık: Cildin derisinin üst katmanı, yani tam kat yanık vardır. Cildin görüntüsü beyaz, incecik ve kırılgan bir hassasiyeti vardır.

4- Dördüncü derece yanık: Üçüncü derecede yanık olan derinin altında bulunan dokuların (eklemler, kemikler, tendonalr, vs.)da artık zarar görmüş derecesidir.

Yanık tedavisinde ilk ne yapılmalı?

Herkesin ilk yardım uygulamalarından bildiği gibi yanığa sebep olan bölgeden öncelikle uzaklaşmak gerekir ve yanık bölgenin temiz kalmasını sağlamalı. Bu basit kural ile yanık tedavisine başlangıç yapılmış olur. Amaç yanan bölgede oluşabilecek enfeksiyon ve sertlik gibi problemlerin önlenmesi. Eğer yanık büyük bir bölgede oluştuysa, hemen bir hastaneye başvurulması faydalı olacaktır.

Birinci derece yanık tedavisinde ne yapmalı?

Bu tarz yanıklar çok yüzeysel yanıklar olduğu için 1-2 hafta içerisinde kendi kendine iyileşebilen yanıklardır. Gerek duyulursa ağrı kesici ile ağrı bastırılması önerilebilir.

İkinci derece yanık tedavisinde ne yapmalı?

İlk yardım niteliğinde yanan bölge ile kişinin rahat olacağı bir pozisyona getirilir. Su toplaması görülen bölgeler ve sonra tüm yanık bölge antiseptik bir yara bakım ürünü ile temizlenir ve pansuman yapılır. Eğer deri kaybı ve cildin altındaki dokular zarar görmüş ise doktorunuz ile görüşüp ilgili akım yapılır. Yanık, genellikle 2-3 hafta içerisinde iyileşir. Eğer yanık bölgede ölü deri var ise, doktrun ön görüsüne göre deri yaması yapmak mümkündür.

Üçüncü derece yanık tedavisinde ne yapmalı?

Doktor gözlemi ile gerçekleşen kontroller sonunda eğer doktor öngörürse ölü cilt çıkarılır ve eksik kalan yerlere cilt yaması yapılabilir. İyileşme 2-3 hafta içerisinde tamamlanır Yanık tedavisi akabinde gerek duyulursa rehabilitasyon programına alınır.

Ek Cerrahi Tedaviye İhtiyacı Varmıdır ?

Çoğu yanık hastaları birden fazla ameliyat ihyacı gösterebilir. Bazı yanıklı ellerde aylar ve yıllar içerisinde kontraktürler gelişmesi ve bu kontraktürler için düzeltme ameliyatları söz konusu olabilir.

Yanık Yarasına İlk Tedavi ve Girişimler

Yara temizlendikten sonra yanık derinliği hakkında bir tespit yapılır. Tam kalınlıkta olmayan yanıklar yani kısmi kalınlıkta yanıklar belli bir zamanda kendiliğinden iyileşirler. I. derece yanıklar 4-7 günde , II. derece yanıklar ise 2-4 haftada iyileşirler. Bu iyileşme dönemi içinde yanık yarası uygun şekilde kapatılarak yara dış ortamdan korunur. Yani yara uygun materyallerle kapanarak kendiliğinden iyileşmesi için uygun zemin ve zaman hazırlanır. Yüzeyel yanıklarda yanık yarasını kalıcı bir pansumanla erken dönemde kapatmak en uygun yöntemlerden biridir. Eğer yanık alanı küçükse, hasta güvenilir ve ev yaşamı ve çevresi uygunsa hasta evine taburcu edilerek gönderilebilir ve yanık derinliği tam belirlenene ya da aşikar olana kadar hasta ayaktan tedavi olabilir.  Eğer bu şekilde takip edilecekse, hasta haftada en az 2 defa görülmeli, bu arada hasta eğitimi, infeksiyon belirtilerinin tanınması, sağlık bilgisi kurallarına uyulması ve beslenme desteği dikkate alınmalıdır.

İkinci yada üçüncü derece yanıklarda analjezik, lokal topik antibiyotikli krem uygulaması ve tetanoz immunprofilaksisi yapılır. Erken dönemde bebek ve küçük çocukların haşlanma yanıklarında derinlik değerlendirmesinde karar vermek zordur. Yaşlı hastalarda yanığın derinliğini belirlemek erişkin ve çocuklardan daha uzun zaman alır.

Yanık hastanın yara bakımı, hastanın genel durumu ve hayati fonksiyonlarını kontrol altına alma işlemleri tamamlanana kadar ertelenir ya da üzerine önemle etkin olarak gidilmez.

Yara başlangıçta serum fizyolojikle yıkanır ve temizlenir. Eğer yara kirli ise hafif bir sabunla da yıkama yapılabilir. Antiseptik maddelerin kullanılmasına gerek yoktur. Yaraya her hangi bir girişim yapılmadan önce hastaya ağrı kesici verilmesi hastayı rahatlatır.Yaradan yabancı cisimlerin çıkarılması, giysilerin uzaklaştırılması  başlangıçta yapılır. Yanık bölge kirli, kontamine ve infekte değil ise büller patlamamışsa genellikle sadece içinde toplanan mayi bir enjektör yardımı ile boşaltılır ve bül zarının alttaki zemin üzerine yapışması sağlanır. Böylece yanık yarası biyolojik örtü ile kapatılmış olur. Yanık bölge kirli, kontamine, infekte ve nakil veya hastayı soyma sırasında büller patlamış ve sıyrılmışsa bül artıkları debride edilir.

İlk değerlendirmeyi yapmak amacı ile yanıkla gelen hastanın yanık yaraları temizlenmeli, ölü dokular ve patlamış büller debride edilmelidir.

Üçüncü derece yanıklarda ilk başlangıçta her hangi bir lokal girişim yapılmaz.  Sadece sirküler üçüncü derece veya derin ikinci derece yanıklarda yanık eskarı sirküler band oluşturmuşsa uygun bölgelerde eskarotomi yapılarak eskarın alttaki dokular üzerinde oluşturduğu bası kaldırılır.

Tüm yanık yaralarına soğutma ve gerekli ise eskarotomi uygulanmalıdır. Bundan sonraki aşamada yanık derinliğine göre çeşitli işlemler yapılır. Yanıktan bir kaç gün sonra eksizyon ve greftleme yapılır. Hastanın genel durumu ve hayati fonksiyonlarını kontrol altına alma işlemleri tamamlanana kadar ertelenir ya da üzerine önemle etkin olarak gidilmez.

Burada üç girişim ayrıcalık taşır, bunlar ; yanık yarasının

yıkanması,

soğutulması

eskar dokusuna eskarotomi işlemlerinin yapılmasıdır.

Kimyasal yanıklar, radyasyon yanıkları , fosfor yanıkları gibi yanıklarda hemen erken dönemde yanık yarası bolca su ile yıkanmalıdır. Eğer çeşitli asit tuzları ile yanık olmuşsa bunlar ilk once fırçalanır ve daha sonra bolca su ile yıkanır. Başlangıçta fırçalanmadan su dökülürse tuzlar su ile birleşerek sıvı asitler oluşarak daha geniş alanlarda kimyasal yanık gelişebilir.

Yanık yarasının soğutulması ise , yanmış cildin soğuk uygulama ile ilk 30 içinde soğutulmasıdır. Ekstremite yanıklarında ekstremitenin akan soğuk çeşme suyuna 10-15 dakika süre ile tutulması ile olabileceği gibi, soğuk suda ıslatılmış kompreslerle de bu soğutma yapılabilir. Vucudun geniş alanlarını tutan yanıklar için asla hasta duşa sokulmaz ya da geniş alanlara soğuk uygulaması yapılmaz. Soğutma sadece yanık bölgesine uygulanmalıdır.Aksi taktirde tüm vucudun soğutulması hastada ciddi ısı kaybına yani hipotermiye neden olur. Soğutmada yine asla buz ya da buzlu su kullanılmaz. Buz uygulayarak soğutma yapılmamalıdır Eğer kullanılırsa yanık yarasına ilaveten soğuk yaralanmasına neden olunur ve daha fazla hasara yol açabilir. Soğutmanın bir başka yararıda ağrıyı azaltmasıdır.

Sadece sirküler üçüncü derece veya derin ikinci derece yanıklarda yanık eskarı sirküler band oluşturmuşsa uygun bölgelerde eskarotomi yapılarak eskarın alttaki dokular üzerinde oluşturduğu bası kaldırılır.

 

Bu makale 17 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Murat Türegün

Prof. Dr. Murat TÜREGÜN, 1963 yılında Ankara'da doğmuştur. Lise öğrenimini TED Karabük Koleji'nde bitirdikten sonra, 1979 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini 1985 yılında GATA'da tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. İhtisasını ise 1988-1993 yılları arasında GATA Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Anabilim Dalı'nda yapmıştır. Cleveland Clinic Plastic Surgery Department'ta 1 yıl boyunca çalışmalar yapmış olan Prof. Dr. Murat TÜREGÜN, aynı süre zarfında Ankara Belis Estetik Cerrahi ve Lazer Merkezi'nde de görev yapmıştır. 1999 yılında Doçent, 2005 yılında ise Profesör unvanı almış olan Dr. TÜREGÜN, 2007 yılından beri yurtdışında da ameliyatlar yapmakla beraber, mesleki çalışmalarına İstanbul'da bulunan Marebelis Estetik'te devam etmektedir. Estetik Cerrahi, Mikrocerrahi, Maksillofasyal Cerrahi, Or ...

Prof. Dr. Murat Türegün
Prof. Dr. Murat Türegün
İstanbul - Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi
Facebook Twitter Instagram Youtube