Varikosel ;erkek kısırlığının tedavi edilebilir en sık sebebidir…

Varikosel ;erkek kısırlığının tedavi edilebilir en sık sebebidir…

VARİKOSEL TANISI NASIL KONULUR?
Varikosel, testise ait kirli kanın testisten gönderilmesinde görevli toplardamarların aşırı genişlemesi  ve buna bağlı olarak kan dolaşımında reflü olması durumuna denir. Varikosel  ilerleyici testis hasarı yapma potansiyeli olan bir hastalıktır. 
Varikosel tanısında, fizik muayene, skrotal doppler Ultrasonografi, venografi, termografi, sintigrafi ve magnetik rezonans gibi yöntemler kullanılabilirken, genellikle fizik muayene ile tanı konur, normalde  ek bir görüntüleme yöntemine gerek yoktur. Fakat kurumsal (SGK, özel sigorta ve diğer kurumlar) kurallar sebebiyle hastalıklarda varikosel varlığının radyolojik olarak ortaya konulması zorunluluğu bulunmaktadır. Bu sebeple en sık kullanılan yöntem skrotal doppler Ultrasonografidir.

Hangi durumlarda varikosel tanısı koymada ek görüntüleme yöntemleri kullanılır?
1-Fizik muayene yapılmasının sıkıntılı ve zor olduğu durumlarda(testisleri skrotal kesenin üst bölümünde yeralan hastalar, skrotum kesesi küçük olanlar, muayene yapmaya engel testis hassasiyeti olan hastalar)

2.Fizik muayenede zorluk oluşturan anatomik özellikler (şişmanlık, beraberinde hidrosel bulunması) ek görüntüleme yöntemlerinin kullanılmasını zorunlu kılmaktadır.

VARİKOSELİN GÖRÜLME ORANLARI HASTA GRUPLARI ARASINDA FARKLILIK GÖSTERİR
Varikosel , 10 yaş altı çocuklarda görülme sıklığı düşüktür (yaklaşık %1),
Tüm erkekler arasında görülme oranı % 15-20 iken,
Kısırlık sebebi ile başvuran ve ilk kez çocuk sahibi olacak erkeklerde %21-41 oranında görülürken,
Kısırlık sebebi ile başvuran erkekler arasından daha önce çocuk sahibi olmuş olan erkeklerde varikosel görülme oranı  %75-81’dir.

 SUBKLİNİK VARİKOSEL NEDİR? 
Fizik muayene sırasında tespit edilememiş fakat radyolojik görüntüleme yöntemlerinin kullanılması sonucu tanı konulan varikosele ‘’subklinik varikosel’’ ismi verilir. Tüm erkekler arasında subklinik varikosel görülme sıklığı % 35-62 oranındadır. Subklinik varikoselin tedavi edilmesinin sperm değerleri ve gebelik oranları üzerinde etkisi net olarak ortaya konulamamıştır. Bu sebeple subklinik varikoselin tedavi edilmemesi gerektiği belirtilmektedir.

VARİKOSEL HASTALARDA HORMONAL PROBLEME YOL AÇAR MI?
Varikosel hastalarında kan testosteron seviyesinin varikoseli olmayan hastalara göre daha düşük olduğu ve ameliyat sonrası bu değerlerin yükseldiği gösterilmiştir. Normal sperm üretimi için testis içi testosteron miktarının belli bir değerin üzerinde olması gerektiği bilinmektedir, varikosel hastalarında bu değerin normalin altında olduğu ve operasyon sonrası normal değerlere çıktığına dair verilerde bulunmaktadır.

VARİKOSEL TANISI KONULURKEN HER HASTAYA SKROTAL DOPPLER ULTRASON ÇEKİLMELİ MİDİR?
Genel olarak her kısırlık hastasına testis ultrasonu ve/veya testis(skrotal) doppler Ultrasonografi çekilmelidir. Fizik muayenede ileri düzeyde (grade  2 ve 3 ) varikosel olan hastalarda skrotal doppler USG çekilmeyebilir. Fakat tanıda şüphede kalındığında, hastanın anatomik yapısı dolayısıyla testis muayenesinin çok iyi yapılamadığı durumlarda mutlaka skrotal doppler Ultrasonografi yapılmalıdır.      

Varikosel ameliyatı olmuş tekrarlama ihtimalini kontrol için skrotal doppler Ultrasonografi yapılmalıdır. Aynı şekilde subklinik varikosel ismi verilen, muayene ile tanısı konulamayan varikosel durumlarında da skrotal dopler Ultrasonografi çekilmelidir. 

Skrotal doppler Ultrasonografi testis yapısı ve kan akımını gösteren bir radyolojik tetkik olup, testislerle ilgili küçük yaşta opere olmuş(örneğin inmemiş testis operasyonu) hastalarda da, kontrol amaçlı mutlaka çekilmelidir.

 

 

Bu makale 11 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Op. Dr. Murad Çeltik

Op. Dr. Murad ÇELTİK - Ekim 1989 – Temmuz 1995 : İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi - Kasım1995 – Kasım 1996 : Çapa Kızılay Kan Merkezi - Aralık 1996–Nisan 1998 : Askerlik Hizmeti - Erzurum 109. Topçu Alayı Reviri – Tabip Asteğmen -Eylül 1999 – Mart 2000 : Anatomi Uzmanlık Eğitimi – İstanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi Anatomi Anabilim Dalı -Haziran 2000 –Temmuz 2005 : Üroloji Uzmanlık Eğitimi - İstanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı (Çapa Üroloji) -Eylül 2005 – Eylül 2006 :İstanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi Androloji Bilim Dalında 1 yıl uzman olarak çalıştı. -Kasım 2006 – Temmuz 2007 : Amerika Birleşik Devletlerinin (ABD) Teksas Eyaleti Houston kentinde bulunan Baylor College( Baylor Tıp Fakültesi)’nde Androloji Araştırma Laboratuvarı direktörü Prof. Dr. Dolores Lamb’i ...

Yazarı sosyal medya'da takip edin
instagram
Op. Dr. Murad Çeltik
Op. Dr. Murad Çeltik
İstanbul - Üroloji
Facebook Twitter Instagram Youtube