Cilt ve cilt altı dokusunun desteğini sağlayan kollajen lifleri zamanla elastik özelliklerini kaybeder. Bu cildin tonusunun azalmasına ve cilt sarkıklıklarını oluşmasına neden olur. Ciddi derecede cilt sarkmalarında yüz germe, boyun germe gibi ameliyatlar tercih edilir. Ancak orta ve ılımlı düzeyde ki sarkmalar için, cerrahi gerektirmeyen yöntemler tercih edilebilir.
Laser gibi yöntemler, ince çizgiler ve cilt lekeleri gibi, ciltte yaşlanmaya bağlı gelişen değişikliklerin tedavisinde oldukça etkilidir. Ancak bu yöntemlerin cilde etkisi cilt altına olan etkisine göre daha fazladır. Ultheraphy’yi diğer yöntemlerden ayıran en önemli fark, doğrudan cilt altı dokusunun tedavi edilmesine imkan tanımasıdır. Ultheraphy cihazının yarattığı mikro odaklı ses dalgaları cilt altında 3- 4.5 mm derinlikte 60-70 derecelik ısıya ulaşan çok sayıda küçük hasar alanları oluşturur. Bu ısı cilde destek görevi yapan kollajen moleküllerini etkileyerek bu liflerin denatürayonuna neden olur.
Ultherapy’nin etkisi iki aşamalıdır. İlk aşamada yüksek ısıya maruz kalan cilt altı dokusundaki kollajen lifleri denatüre olarak kısalırlar. Bu, Ultheraphy’nin erken dönemde görülen cilt germe etkisini sağlar. İkinci aşama ise, cilt altı dokusunun onarılarak kollajen liflerinin yeniden oluşturulması aşamasıdır. Bu aşama yaklaşık 90 gün sürer ve Ultheraphy’nin etkisinin maksimuma ulaşmasını sağlar.
Ultheraphy genellikle tek seans olarak uygulanan bir işlemdir. Uygulama ağrıya neden olmaz.Kişi günlük yaşamına hemen dönebilir.
Ultheraphy tek başına uygulanabildiği gibi, daha etkili sonuçlar için diğer anti-aging uygulamalarla kombine edilebilir.
