Ülseratif kolit nedir?

Ülseratif kolit nedir?

Kalın barsağın iç yüzeyini döşeyen tabakanın ( kolon mukozası) iltibabıdır. Hastalık müzmindir (kronik) ve dönem dönem alevlenmeler gösterir. Crohn Hastalığı ile birlikte inflamatuar barsak hastalıkları adı verilen hastalık grubunu oluştururlar. Hastalığın neden olduğu bugün için bilinmemektedir.Gıdalarımızla mide-barsak kanalına giren maddeler viral yada mikrobiketkenlerden birinin yada birkaçının bu iltihabı başlatabileceği ileri sürülmekte ise de bu etkenin ne olduğu kesin olarak henüz belli değildir. Bu konuda yoğun araştırmalar devam etmektedir İnflamatuar barsak hastalıkları bulaşıcı değildirler, özel koruma yöntemleri gerekmemektedir. Anne-babadan çocuğa direkt geçiş olmamakla birlikte  İnflamatuar barsak hastalığı ( Crohn Hastalığı ve ülseratif kolit ) olanların  akrabalarında bu hastalıklardan birinin görülebilme sıklığı % 5 ile %20 arasında değişmektedir. 
 
ÜLSERATİF KOLİTİN BELİRTİLERİ NELERDİR ?
Kanlı ishal
Makattan kan ve sümüksü madde gelmesi
Karın ağrısı
Halsizlik yorgunluk
İştahsızlık ve kilo kaybı
Kansızlık, solukluk
Bazı hastalarda, gözde kızarıklık ve yanma, eklemlerde ağrı, ciltte döküntüler ve karaciğer fonksiyon testlerinde bozukluklar.
 
ÜLSERATİF KOLİT TANISI  NASIL KONULUR ?
Ülseratif kolit  tanısı Crohn hastalığında  olduğu gibi  öykü, fizik muayene, labarotuar bulguları ve kalın barsakların görüntüleme yöntemleri yardımı ile konululabilir. Dışkı ve kanın laboratuarda değerlendirilmesi önmelidir.Kalın barsaklar ve ince barsağın son bölümü kolonoskopi adı verilen optik ve bükülebilir  bir aletle ayrıntılı olarak görüntülenebilir. Barsak kanalı  biopsi alınmasına duyarlı olmadığı için hasta hiç bir şey hissetmeden hasta bölgelerden parça alınabilir. Bu parçaların patolojik ile değerlendirilmesi ile tanı konulmaktadır.
 
ÜLSERATİF KOLİT NASIL TEDAVİ EDİLİR ?
Nedeni tam bilinmeyen ,kronik bir hastalık olmasına rağmen ülseratif kolit hastalığı günümüzde başarı ile tedavi edilebilmektedir. Tedavide sürekli doktor kontrolünde olmak esastır. Ülseratif kolit tedavisi hastalığın şiddetine ve etkilediği barsak alanına göre hekim tarafınndan planlanmalıdır. Genellikle ağızdan alınan  haplar ( Salozopryn EN tb,Salofalk tb, Asacol tb vb.) ve makattan verilen lavmanlar (Salofalk enema, entocort enema) ile tedaviye başlanılır. Bu ilaçların yetersiz kaldığı yaa hastalığın en  başından şiddetli  seyrettiği olgularda tedaviye ağızdan veya damar yolu ile kortikosteroid ilaçlar(Prednol tb, Dekort tb, Prednol amp,Dekort amp vb.) eklenmektedir. Gereğinde ağır hastalar hastanede yatırılarak damar yolundan beslenmelidir. Kimi ağır kolitlerde tedaviye bağışıklığı baskılayan ilaçlar verilebilir. Bazı durumlarda ise hastalar ancak cerrahi yolla tedavi edilebilmektedirler.Kortikosteroid ilaçlarla tedavi süresi asla 3 ayı geçmemeli ve hastalar asla ilacı aniden kendileri kesmemelidir. Ülseratif kolitte hastalığa bağlı yakınmalar geçtikten sonra salofalk, asacol ve salozopyrin gibi ilaçlar ile idame teadvisine devam edilmesi önerilir. Bu sayade hastalığın tekrar alevlenmesi engellenebir. Hastalığın tümüyle ortadan kalkması kalın barsağın tamamının cerrahi (total kolektomi) olarak çıkarılması ile mümkün olmaktadır. 

ÜLSERATİF KOLİTTE DİYETİN FAYDASI VAR MI?
Ülseratif kolit hastalarında herhangi özel bir diyet uygulamasının faydalı olduğu yada her hangi bir gıdanın ülseratif kolitte zararlı olduğu bilimsel olarak gösterilememiştir. Toplumda (% 5-10) sıklığında  görülen süt tahammülsüzlüğü (laktoz intoleransı) zaten var olan ishale katkıda bulunabilir. Bu durumlarda süt ve süt ürünlerinden uzak durulması veya marketlerde bulunan laktazlı sütlerin tüketilmesi önerilebilir. Aspirin ve romatizma ilaçları ülseratif koliti alevlendirilebileceğinden bu ilaçların kullanımından kaçınılmalıdır. Genel olarak temiz ,dengeli ve sağlıklı beslenmeye dikkat edilmesi yeterlidir.
 
ÜLSERATİF KOLİT VE KANSER
Ülseratif kolit varlığında  hastalığın  9-10. yıllarından  itibaren kalın barsak kanseri gelişim riski normal popülasyona göre artmıştır. Bu risk artışı hastalıkla geçen süreye ve ülseartif kolitin kalın barsağın ne kadar bir bölümünü etkilediğine bağlı olarak değişmektedir. Ancak ne  iyi ki, ülseratif kolit hastalarında kalın barsak kanseri gelişiminden  evvel  kalın barsak yüzeyinde displazi adı verilen bir takım öncü değişiklikler olmaktadır ve bu  değişiklikleri erken dönemde yapılan kolonoskopi ve biopsi ile saptanabilmektedir. İşte bu nedenden ötürü ülseratif koliti olan hastalar eğer tüm barsağı tutan hastalıkları var ise 9. yıldan sonra,  sadece kalın barsağın sol tarafını tutan  hastalıkları var ise 15.yıldan sonra yıllık tarama kolonoskopileri yaptırmalıdır. Öncü lezyonlar saptandığında kanser gelişmeden kalın barsağın cerrahi olarak çıkarılması mümkün olmaktadır.

ÜLSERATİF KOLİT HAYATIMI NASIL ETKİLER ?
Yapılan çalışmalar ülseratif kolitli hastaların yaşam sürelerinin normal popülasyondan farkı olmadığını göstermiştir. Bir başka deyişle ülseratif kolit ömrü kısaltmamaktadır. Hastalar genellikle  kontrollerini ve  tedavilerini aksatmadıkları  sürece normal hayatlarını sürdürebilirler. Ülseratif kolit hastalığı ve hastalıkta  uygulanan tedavilerin çoğu anne-baba olmaya engel yaratmamaktadır. Sadece kadınlarda kalın barsağın tam çıkarılmasının (Total kolektomi ve Poş oluşturulması) gebe kalma şansını azalttığı bilinmektedir. Bu nedenle doğurgan yaştaki kadınlarda cerrahi kararı alınmadan önce iyi düşünülmelidir. 

Bu makale 7 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Hülya Över Hamzaoğlu

Prof. Dr. Hülya Över Hamzaoğlu, 10 Ekim 1965 tarihinde Ankara'da doğmuştur. 1982 yılında İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini 1988 yılında tamamlamış ardından da 1989 ile 1993 yılları arasında Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi İç Hastalıkları Kliniği'nde uzmanlık eğitimi almıştır. Uzmanlık sonrası dönemde 1994 ile 1996 yılları arasında Türkiye Yüksek İhtisas Hastanesi Gastroenteroloji Kliniği'nde çalışmıştır.  Prof. Dr. Över Hamzaoğlu, doçentlik unvanını Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalından 1998 yılında, Profesörlük unvanını ise yine aynı yerden 2004 yılında almıştır. ABD ve Almanya'da çeşitli hastanelerde yurtdışı deneyimi bulunmaktadır. Özel ilgi alanları arasında Ülseratif Kolit, Crohn Hastalığı, Kolorektal Polip ve Kanserler, Peptik Ülser ve Reflü Özafajit Has ...

Etiketler
Ülseratif kolit nedir
Prof. Dr. Hülya Över Hamzaoğlu
Prof. Dr. Hülya Över Hamzaoğlu
İstanbul - Dahiliye - İç Hastalıkları
Facebook Twitter Instagram Youtube