Tiroid hastalıkları ve gebelik

Tiroid hastalıkları ve gebelik
Soluk borusunun ön tarafında konumlanan ve şekil itibariyle bir kelebeği andıran tiroid bezi, vücudumuzun hormon değerlerini ayarlamak ve organların çalışma temposunu belirlemek itibariyle önemli bir göreve sahiptir. Dolayısıyla tiroid bezindeki işlev bozukluğu, tüm sistemi ciddi şekilde etkilemektedir.


Diğer endokrin (salgı bezleri ile alakalı) hastalıklarda olduğu gibi tiroid rahatsızlıkları da maalesef kadınlarımızda daha sık görülmektedir. Tiroid bezindeki fonksiyonel bozukluklar sonucu hipertiroidi ( tiroid bezinin fazla çalışması) ve hipotiroidi ( tiroid bezinin yetersiz çalışması) hastalıkları ortaya çıkmaktadır. Tiroid bezindeki bu kusurlar kadın üreme yeteneğini yakından etkiler. Bu sebeple çocuk isteği ile hekimine başvuran hanımlarımızın ilk etapta mutlaka tiroid değerlerine bakılır.


Tiroid bezinin az çalışması da, çok çalışması da gebelik oluşumunu ve gebelik sürecini olumsuz yönde etkilemektedir. Hipotiroidi gebelik beklentisi olan kadının gebe kalmasını engelleyebilmektedir. Az önce de değindiğim gibi, çocuk sahibi olamıyoruz diyerek inferilite (kısırlık) tedavisine gelen çiftlerin önemli bir kısmı gerekli tiroid tedavisini gördükten sonra çocuk sahibi olabilmektedir. Hipotiroidi gebeliği engellediği gibi, gebe kalabilen fakat hipotiroidisi olduğundan habersiz annelerin de gebeliklerini risk altına almaktadır. İlk 3 ay içinde teşhisi konmamış hipotiroidili bir gebenin doğacak bebeğinde zeka geriliği görülme olasılığı yükselmektedir.


Bunun sebebine gelecek olursak; anne karnındaki bebeğin tiroid bezi 3 ay sonrasında gelişmeye başlar, dolayısıyla bu 3 ay süresince bebek annenin tiroid hormonlarından yararlanır. Fakat hipotiroidili anne ne kendine ne de bebeğine yetecek kadar tiroid hormonu salgılayamaz ve zeka geriliğine sebep olabilecek süreç bu şekilde gelişir. Bu yüzden gebelik düşüncesi olan hanımların öncelikli yaptırması gereken testler arasında tiroid fonksiyon testleri mutlaka olmalıdır.


Hipertiroidi ise ilk etapta gebeliği engellemiyor olsa da, gebeliğin ilerleyen aylarında kendini göstermektedir. Hipotiroidisi olan anne adayı gerekli tedaviyi görmüyorsa, erken doğum ya da düşük riski artabilmektedir. Gebelik sırasında anne adayını zorlayan hipertiroidi, annede kalp yetmezliğine sebebiyet verebilirken, bebekte de çeşitli gelişim geriliklerine zemin hazırlayabilmektedir. Tedavi ayağına gelecek olursak; tiroid rahatsızlıkları erken dönemde teşhis edildiği durumlarda ilaç desteği ile tedavi edilebilmektedir.



Gelişmiş İlaç sanayi insan vücudunun ürettiği tiroid hormonuna çok benzer sentetik hormon üretmeyi başarmıştır. Dolayısıyla ilaçlar doğru dozda kullanıldığı takdirde hiçbir yan etki göstermemektedir. Hamilelik sürecinde tiroid değerlerindeki değişikliğin en önemli sebebi, plesentadan salgılanan hCG (Human Chorionic Gonodotropin) hormonunun yapısal olarak TSH hormonuna benzerlik göstermesidir. TSH, tiroid bezini hormon salgılaması için uyaran diğer bir hormondur. Plesentadan salgılanan hCG’nin TSH ile benzeşmesi tiroid bezinin gereğinden fazla uyarılmasına sebep olabilmektedir; bu da tiroid bezinin gereğinden fazla çalıştığı anlamına gelir. Bu etki ile anne adayının serbest T4 değerlerinde yükselme görülür. Ancak bu yükselme çoğu kez geçicidir, dolayısıyla endişe edecek bir durum oluşturmaz.


Çocuk sahibi olmak hem dünyadaki her şeyden daha güzel, hem de büyük sorumluluk isteyen bir durum. Gebelik öncesi ve esnasında bir çok tetkikten geçen anne adayı bebeğini dünyaya getirdikten sonra da aynı özeni göstermekle mükellef. Tiroid fonksiyonları yeni doğan bebekte de oldukça önemli; dolayısıyla ebeveynler mutlaka yeni doğan bebeklerini tiroid ile ilgili gerekli tetkiklerden geçirmeliler. Bebek sahibi olmayı düşünen sevgili ebeveynler, sizlere tiroid bezinin gerek annenin sağlıklı bir gebelik geçirmesi, gerekse bebeğin gelişimi itibariyle ne derece önemli olduğunu vurgulamaya çalıştım bu yazımda. Kısaca hatırlatmak gerekirse; Gebelik düşüncesi olan hanımlarımız tiroid fonksiyon testlerinden serbest T3, serbest T4 ve TSH'la birlikte tiroid antikorları denilen Anti TPO ve Anti Tg değerlerine baktırdıktan sonra gebeliğe hazırlanmalılar.

Bu makale 18 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Hakan Şatıroğlu

Etiketler
Troid bezi
Prof. Dr. Hakan Şatıroğlu
Prof. Dr. Hakan Şatıroğlu
Ankara - Kadın Hastalıkları ve Doğum
Facebook Twitter Instagram Youtube