Sigaranın çocuk sağlığına etkisi

Sigaranın çocuk sağlığına etkisi
İçerdiği zararlı ve kiyasal maddelerle sigara dumanı, önemli bir çevre kirleticisi ve aynı zamanda sağlık için büyük bir tehlike sebebidir.  Sigara içimi yalnız sigara içen için değil, sigara içilen ortamda bulunan şahıslara da zarar verir; bu zararlı ve sağlığı tehdit eden dumandan, en çok etkilenenler de erişkinlerin yanında bulunan, hamile anneler, yeni doğanlar, süt bebekleri ve çocuklardır. Ayrıca alt solunum yolları, kalp ve akciğer hastalığı olanlar erişkinler ve gençler de büyük tehlike altında bulunurlar. Kişi kendisi sigara içmese de sigara içilen bir ortamda pasif içici olmaktadır.

İçilen bir sigaradan çıkan ve gerek sigaradan ve gerekse sigara içenin solukla dışarı verdiği duman, kullanılmış sigara dumanı adını alır. Çevreye yayılan bu dumana çevresel sigara dumanı adı verilir.

Çevresel Sigara Dumanı, kendisine has kokusuyla kolaylıkla tanınır. Sigara dumanı, havayı kirletir, odalar, elbiseler, perdeler ve mobilya üzerine siner. Çevreye ve odaya sinmiş sigara dumanı, kötü, nahoş, rahatsız edici ve gözlerle, burnu tahriş edicidir. En önemlisi tehlikeli bir sağlık tehdididir. 
 
Sigara dumanı içinde 4000 in üzerinde farklı kimyasal madde tespit edilmiştir ve bu maddelerin çoğunun kanser yaptığı bildirilmiştir.

Sigara dumanı, 3-4 saat, hatta hassas kişilerce günlerce, içilen odada kalmakta ve kapalı ortamda kirliliğine neden olmaktadır. Sigara içiciliğinin erişkinlerde, başta solunum yolu olmak üzere, birçok organ ve sistemler üzerine etkisi vardır.

Kronik obstrüktif (solunum yolarının daralmasına bağlı) akciğer hastalıklarına bağlı ölümlerin % 75-90'ı, koroner kalp hastalıklarına bağlı ölümlerin % 25-30'u, akciğer kanserine bağlı ölümlerin % 80-90'ı, tüm kanserlere bağlı ölümlerin ise % 30'unun sigara içimi ile ilişkisi gösterilmiştir.

Gelişmiş ülkelerde sigara içimi azalmakta iken, gelişmekte olan ülkelerde artmaktadır. Son yıllarda sigaranın zararları üzerinde önemle durulmakta ve sigara alışkanlığı ile yoğun mücadele yapılmaktadır.
 
Ülkemizde, pasif içicilerin sayısı, sigara içenlerin sayısının artması nedeni ile yükseliş göstermektedir. Ancak alınan tedbirlerle, Örneğin, Radyo, televizyon, gazete ve sigara paketlerinde ki uyarıcı açıklamalarla ülkemizde de bu sayı giderek azalmaktadır.

Hamilelerde, Anne sigara içtiğinde, cenin ve plasentada kan akımı değişmektedir.

Sigaranın,  yarık damak-dudak gibi doğumsal bozukluklara sebep olabileceği gösterilmiştir.

Sigara içen annelerin sütlerinin az ve doğum ağırlıklarının düşük olduğu bildirilmiştir.
 
Çevre Sigara Dumanına maruz kalma tüm yaşlarda,  akciğer verimi ve fonksiyonunu bozar. Çocukluk astımının  hem sıklığını hem de şiddetini arttırır.

Kullanılmış sigara dumanı sinüzit, rinit (nezle), kistik fibroz, öksürük ve geniz akıntısı problemlerini alevlendirir.

Çocuklarda soğuk algınlığı ve boğaz ağrısı sıklığını da arttırır.

İki yaş altındaki çocuklarda Çevrede bulunan Sigara Dumanı, bronşit ve zatürre olasılığını arttırır. 

Günlük içilen sigara sayısında  artış sonucu, alt solunum yolu hastalıklarının sıklığında artış görülmüştür.

Sigara içimi, psiko-sosyal nedenlerle ergenlik yaşlarında başlamakta, bu durum her türlü emosyenel durumda (üzüntü, sevinç, yalnızlık, stres v.s. )  yaşam süresince devam eden bir davranış biçimi olmaktadır. Bu nedenle sigara içiminin önlenmesinde ergenlik dönemi yaş grubu oldukça önemlidir.

Gençlerin sigaraya başlamalarında anne, baba, kardeş,  arkadaş  ve aile çevresindeki kişilerin sigara içmeleri, Medya,  reklamlar, büyüme gösterisi ve arkadaş etkisinin rolü olduğu gösterilmiştir.

Öneriler:

- Televizyon, radyo, gazete gibi iletişim araçlarında reklamların yasaklanması yanında. 
  sigara  özentisi yaratabilecek haberlere dikkat edilmelidir.
- Doktorlar sigara içmemelidir.
- Bekleme odaları, sinemalar, kreşler, öğretmen odaları ve diğer kapalı ortamlarda sigara 
  içilmesi yasaklanmalı ve yasağa uyulduğu kontrol edilmelidir.
- Çocuklar herhangi bir nedenle muayeneye geldiğinde, ana-baba ve bakıcıdan sigara
  öyküsü alınmalıdır.
- Pasif içiciliğin çocuklara yaptığı zararlar ana-babalara anlatılmalıdır.
- Kitle iletişim araçları ile yalnızca sigara içmenin değil, pasif sigara içiciliğinin de çocuklara
  yapacağı zararlar halka anlatılmalıdır.
- Okullarda sağlık ile ilgili derslerde sigaranın etkileri tartışılmalıdır.
 
 
 

Bu makale 7 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Selçuk Onart

Prof. Dr. Selçuk Onart, 12 Temmuz 1945'de İstanbul'da dünyaya gelmiştir. Lise öğrenimini Kabataş Erkek Lisesi'nde tamamlamasının ardından 1972 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden mezun olmuştur. Uzmanlık eğitimini ise 1975 ile 1978 yılları arasında Uludağ Üniversitesi Bursa Tıp Fakültesi KBB anabilim dalında tamamlamıştır.1982 yılında üniversite Doçenti, 1988 yılında Profesör unvanlarını almıştır. Prof. Dr. Onart'ın mesleki ilgi alanları arasında Burun ve Paranazal Sinüs Hastalıkları bulunmaktadır. Pek çok ulusal ve uluslararası kuruluşun üyesi olan Prof. Dr. Onart'ın çok sayıda ulusal ve uluslararası bilimsel yayını bulunmaktadır. Prof. Dr. Onart, Bursa Lions Kulubü üyesidir; İngilizce bilmektedir; evlidir; hobileri arasında su sporları, klasik müzik ve güzel sanatlar yer almaktadır.                    ...

Etiketler
Sigaranın zararları
Prof. Dr. Selçuk Onart
Prof. Dr. Selçuk Onart
Bursa - Kulak Burun Boğaz hastalıkları - KBB
Facebook Twitter Instagram Youtube