Sigara ve akciğer hastalıklarında öksürük

Sigara ve akciğer hastalıklarında öksürük

ÖKSÜRÜK, SİGARA VE KRONİK OBSTRÜKTİF AKCİĞER HASTALIĞI (KOAH)

Öksürük, bronşlarda birikmiş olan salgıların ya da solunum yollarına kaçan yabancı cisimlerin aşağıdan yukarıya yani ağıza doğru atılmasına yardımcı olan ve refleks yoluyla oluşan, patlayıcı tarzda çok kuvvetli soluk verme hareketidir. Motor sinirler aracılığıyla yönetilen öksürük refleksi, irrite olan öksürük reseptörlerinden kaynaklanan uyarıların duyu sinirleri ile merkezi sinir sistemindeki ‘öksürük merkezi’ne iletilmesi sonucunda oluşur. Öksürük reseptörleri solunum sistemi dışında plevra, perikard, kulak yolları, paranazal sinüsler, mide ve diaframda da bulunmaktadır. Bu refleksin aktivasyonu inflamatuvar, mekanik, kimyasal ve termal uyarılarla gerçekleşebilir.(1,2,3)

Öksürüğe neden olan uyarılar gırtlak da dahil olmak üzere solunum yolları, kulak, farenks ve mideden kaynaklanmaktadır. Genellikle hava yollarına kaçan büyük ya da toz gibi çok küçük partiküller, havayolu mukozasının kimyasal madde ve tahriş edici gazlar ile teması, birikmiş sekresyonlar, havayolunda (tümör gibi) kitlesel lezyonların varlığı, enfeksiyonlarda oluşan enflamasyon gibi olaylar, öksürük uyarılarının bronş mukozasından çıkmasına neden olmaktadır. (1-4)

Öksürük havayollarının önemli bir savunma mekanizmasıdır: Havayollarını tıkayan bir durum söz konusu olduğunda, havayollarındaki havanın dışarıya doğru basınçla verilmesiyle oluşur, havayollarındaki irritanlar istemli ya da istemsiz öksürüğe neden olur, havayollarındaki bazı hücrelerin irrite olması ya da viral enfeksiyonlara bağlı solunum yolu inflamasyonu da diğer öksürük oluşma mekanizmalarıdır.(1-4)

Akut öksürüğün en sık nedenleri üst solunum yollarının viral ya da bakteryel infeksiyonları, pnömoni, aspirasyon, kardiyojenik pulmoner ödem ve nadiren pulmoner embolidir. Kronik öksürüğün en sık nedeni sigaraya bağlı kronik bronşittir.(1-4)

Kronik sigara içimi, kronik öksürük ve balgam nedenidir. Havayollarının birikmiş toksin ve mukusu temizlemesine yöneliktir ve sabahları daha sıktır. Gıcıklanma şeklinde olabileceği gibi, tek ya da ataklar şeklinde, kuru ya da sekresyonlu olabilir ve hatta sigara bırakıldıktan sonra da başlayıp, haftalarca devam edebilir. Ataklar sıklıkla kişinin içme süresi ve miktarıyla ilgilidir. Boğmaca öksürüğü şeklinde olan öksürük sigara bıraktıktan sıklıkla 2 hafta sonra başlar ve 24 haftaya kadar devam edebilir. 'Sigara öksürüğü' dışında da, kronik sigara içiminin yol açtığı solunum yolları ve akciğer fonksiyonlarında bozulma nedeniyle de öksürük görülür ve bu öksürük KOAH 'ın erken dönem bulgularından biri olabilir. Sigaranın KOAH için en önemli risk faktörü olduğu bilinmektedir.(2-5)

Sigara, solunum sistemi semptomlarının ortaya çıkışı açısından da en önemli risk faktörüdür. 10 paket-yıl sigara içiminin akciğer dokusunda ve fonksiyonlarında kalıcı bozulmanın başlaması için yeterli olduğu, yapılan birçok çalışmada gösterilmiştir.(5)

Sigara içenlerde öksürüğün nedeninin araştırılması kafa karıştırıcı olabilir; çünkü sıklıkla neden havayolları mukozasının sigara dumanı ile irritasyonudur. Yapılacak olan ileri tetkikler hem zaman hem de ekonomik açıdan kayba yol açacaktır. Ancak diğer taraftan da öksürük bu populasyonda kronik bronşit, amfizem ve bronkojenik kanserin sıklıkla ilk ve en önemli bulgusudur. Sürekli, ciddi ve tekrarlayan ataklarla olan öksürük, balgam miktar ve özelliklerinde değişiklik olması, hemoptizi ya da kilo kaybının eşlik etmesi, halsizlik, gece terlemesi ve ateş gibi semptomların varlığı ileri tetkik gerektiren önemli ipuçlarıdır. (3-5)

Sigara dumanına kronik maruziyet, havayollarındaki öksürük reseptörlerinin duyarlılığını zaman içinde azaltır. Öksürük refleksinin baskılanması bakteryel infeksiyonlara yatkınlığı arttırır. Uzamış öksürük ayrıca akciğerlerde akut bronşit ya da pnömoni gibi viral infeksiyonların da habercisi olabilir. Sigarada bulunan toksik irritanlar uzun dönemde nefes darlığı ve balgam oluşumuna da yol açarlar.(3-7)

Sigaraya bağlı kronik öksürük idrar inkontinansı, insomnia ve boğaz ağrısına yol açar. Boğulur vasıfta öksürük göğüste yanma ve post-nazal akıntıyı da tetikler. Uzun dönemde kontrol edilemeyen öksürük ve akciğer sağlığı kişinin hem ruh sağlığını, hem de sosyal hayatını etkiler.(1-6)

Her 5 sigara içiciden biri sürekli öksürükten yakınmaktadır. Pek çok sigara içici öksürür, ancak %3’ü bu öksürüğün kronik bronşit ya da amfizemin; yani KOAH’ın semptomu olduğundan haberdardır.(4,5)                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                     

 

‘Sigara öksürüğü’ medikal bir terim değildir, sigara içildiğinde akciğerlerimizde ve solunum yollarında olan değişikliklere dair bir tanımlamadır. Bu tanımlama sigara içmekle ilişkili olsa da, boğaz, burun ve akciğerleri uzun yıllar diğer irritanlara maruz kalanlarda da görülür.

Burun ve trakeadaki ‘silya’ adı verilen ince yapılar irritanları uzaklaştırma görevini yaparlar. Sigaraya maruziyetin başlaması ve artmasıyla silyalarda harabiyet başlar, zaman içinde tümüyle fonksiyon kaybına uğrarlar. Özellikle gece uyurken, sigara içilmediğinde, silyalar normalde yaptıkları biriken salgıyı temizleme görevini yapamazlar. Sigara içilmesi ayrıca akciğerlerin korunma amaçlı daha çok mukus salgılamasına yol açar. Dolayısıyla sabah kalkıldığında solunum yollarında biriken sekresyon tekrarlayan, arka arkaya gelen öksürükle temizlenir. Uzun süredir sigara içenlerde, sabah kalktıktan sonraki öksürük oldukça uzun sürer.(4-6)

‘Sigara öksürüğü’ silyaların hasar gördüğünü ve fonksiyonlarını yerine getiremediğini gösterir. Bunun sonucu olarak infeksiyöz ajanların da uzaklaştırılamadığı bilinmektedir; çünkü silyalar havayoluyla bulaşan infeksiyonlara karşı önemli bir savunma mekanizmasıdır. Böylece hem alt ve üst solunum infeksiyonlarına yakalanma sıklığı artar, hem de iyileşme süreci uzar.(4-6)

ÖKSÜRÜK VE DİĞER AKCİĞER HASTALIKLARI

Öksürüğe neden olan farklı akciğer ve akciğer dışı hastalıklar, öksürüğün karakterinde de farklılıklar yaratmaktadır. Örneğin üst solunum yolu infeksiyonlarında genellikle kuru öksürük varken; bronşektazi, akciğer absesi gibi hastalıklarda öksürükle birlikte bol iltihaplı balgam çıkarma yakınmaları da mevcuttur. Astım atağında öksürükle birlikte zor ve az miktarda koyu yapışkan balgam çıkarma, nefes darlığı, hışıltılı solunum gibi belirtiler genellikle vardır. Öksürükle ağızdan kan gelmesi genellikle bronşektazi, akciğer kanseri, akciğer absesi, akciğer tüberkülozu, akciğer hidatik kisti, kalp yetmezliği gibi hastalıklarda görülür. Yine akciğer absesi ve bazı bronşektazi olgularında, anaerob bakterilerin yapmış olduğu enfeksiyon sonucu solukta oluşan çürük kokusu, daha hastanın odasına girer girmez fark edilebilir. İşte öksürüğün karakteri olarak tanımlayabileceğimiz bu özellikler hekime ayırıcı tanı açısından yol göstericidir.(6,7)

Hışıltılı solunum, nefes darlığı, göğüste sıkışma hissi gibi yakınmaların yanı sıra görülen öksürük atakları astım hastalığının önemli semptomlarındandır.(8)Öksürük genellikle kuru, geceleri daha fazla ve kroniktir. Astımlı hastalarda öksürüğün havayolu obstrüksiyonuna bağlı olarak geliştiği ve öksürük reseptörlerinin lokal bronkokonstriksiyonla uyarıldığı ilk kez Salem ve Aviado tarafından bildirilmiştir. Bronkodilatör tedavinin öksürüğün tek semptom olduğu hastalarda etkili olması bu görüşü desteklemektedir.(9)

Nonastmatik eozinofilik bronşit (NAEB) kronik öksürük nedenlerinin %10-15’ini oluşturur. Bu hastalarda astımdaki gibi havayolu fonksiyon bozukluğu yoktur, sigara içmemektedirler ve öksürükleri inhaler kortikosteroide yanıt vermektedir. Bu nedenle sıklıkla ilk basamak tedavi merkezlerinde astım tanısı alırlar. Balgamda eozinofili önemli bir bulgudur.(10)

Kronik bronşit en sık nedenin sigara olduğu, bunun yanısıra ileri yaş, erkek cinsiyet, çocuklukta geçirilen alt solunum yolu infeksiyonları ve mesleki maruziyetin de rol oynadığı bir klinik tablodur. Havayollarında inflamasyon ve aşırı mukus salgısı öksürük refleksini uyarır. Öksürük iki yıl üstüste, en az 3 ay ve bol balgamlıdır.(6,7)

Kronik öksürükle başvuran hastalarda %4 oranında bronşektazi saptanmaktadır. Bronşektazi, genellikle infeksiyona sekonder olarak bronşların elastik ve müsküler yapısının kalıcı biçimde genişlemesidir. Erişkin hastaların çoğunda neden idyopatiktir. Bronşial obstrüksiyon, geçirilmiş pnömoni, kistik fibrozis, konak immunitesini azaltan durumlar, kronik Mycobacterium avium kompleks infeksiyonu, romatoid artrit, inflamatuar barsak hastalıkları, bazı konjenital hastalıklar ve sarı tırnak sendromu gibi tablolar bronşektaziye neden olabilir. Bronşektazide öksürük sıklıkla bol, pürülan ve kötü kokuludur. Hemoptizi de eşlik edebilir. Nadiren öksürük balgamsız ve kuru vasıftadır.(7,11,12)

Tüberküloz öksürüğün sık rastlanan nedenlerinden olmamakla birlikte, öksürük tüberkülozun en sık semptomudur. İnsidansın yüksek olduğu ülkelerde, bağışıklığı baskılanmış kişilerde, hijyen şartlarının bozuk olduğu yerlerde yaşayanlarda (huzurevi, hapishane, bakımevleri) 3 haftadan uzun süren öksürükte ve eşlik eden iştahsızlık, kilo kaybı, ateş, gece terlemesi ve hemoptizi gibi semptomlar varlığında mutlaka akla gelmelidir. Öksürük kuru ya da sekresyonlu olabilir.(3,6,7)

Bronşiyolit, interstisyel akciğer hastalıkları ve akciğer kanseri de öksürüğün semptom olarak karşımıza çıktığı, ayırıca tanı ve ileri tetkik yöntemleri gerektiren diğer hastalıklardandır.(3,6,7) Ayrıntılı öykü, öksürüğün özellikleri, risk faktörleri, tetkik sonuçları doğru bir şekilde değerlendirilmeli, ayırıcı tanı yapılmalı ve doğru tedavi yaklaşımıyla hasta rahatlatılmalıdır.

KAYNAKLAR

1-      Yılmaz V. Öksürük, Tanım ve Epidemiyoloji. Yılmaz V, editör. ÖKSÜRÜK: Nedenler, Tanı ve Tedavi. 1. Baskı. İstanbul: TÜSAD Eğitim Kitapları Serisi; 2012. p.3 -7.

2-      Şahin G. Öksürük Fizyolojisi. Yılmaz V, editör. ÖKSÜRÜK: Nedenler, Tanı ve Tedavi. 1. Baskı. İstanbul: TÜSAD Eğitim Kitapları Serisi; 2012. p.9 -29.

3-      Hanley ME. The History and Physical Examination in Pulmonary Medicine. In: Hanley ME, Van Welsh CH eds. Current Diagnosis and Treatment in Pulmonary Medicine. International Edition. North America: McGraw-Hill; 2003. p.16-25.

4-      Everett CF, Kastelik JA Cough. In: Thompson RH, Morice AH eds. Chronic Persistent Cough in the Community. Licensee BioMed Central. 2007.

5-      Movahead M, Milne N. Association between amount of smoking with chronic cough and sputum production.The Internet Journal of Pulmonary Medicine, 2007, Volume 7, Number 1.

6-       Chung KF, Pavord I. Chronic Cough 1: Prevalance, pathogenesis and causes of chronic cough. Lancet 2008; 371 (9621). P.1364-71.

7-      Özşeker ZF. Öksürüğün Nadir Nedenleri. Yılmaz V, editör. ÖKSÜRÜK: Nedenler, Tanı ve Tedavi. 1. Baskı. İstanbul: TÜSAD Eğitim Kitapları Serisi; 2012. p.129 -139.

8-      Kuyucu T. Öksürük, Astımda Öksürük. Yılmaz V, editör. ÖKSÜRÜK: Nedenler, Tanı ve Tedavi. 1. Baskı. İstanbul: TÜSAD Eğitim Kitapları Serisi; 2012. p.43 -49.

9-       Salem H, Aviao DM. Antitussive drugs. Am J Med Sci 1964, 247. P.580-585.

10-  Çağlayan B. Nonastmatik Eozinofilik Bronşit. Yılmaz V, editör. ÖKSÜRÜK: Nedenler, Tanı ve Tedavi. 1. Baskı. İstanbul: TÜSAD Eğitim Kitapları Serisi; 2012. p.91 -95.

11-   Lazarus A, Myers J, Fuhrer G. Bronchiectasis in adults: a review. Postgrad Med 2008; 120 (3): 113-121.

12-   Rosen MJ. Chronic cough due to bronchiectasis: ACCP evidence -based clinical practice guidelines, Chest 2006; 129, p. 122-131.

 

 

 

Bu makale 11 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. A. Füsun Ülger

Etiketler
Koah neden olur
Prof. Dr. A. Füsun Ülger
Prof. Dr. A. Füsun Ülger
Gaziantep - Göğüs Hastalıkları
Facebook Twitter Instagram Youtube