Prp; trombosit plateletten zengin plazma tedavisi

Prp; trombosit plateletten zengin plazma tedavisi

1-PRP (Platelet Rich Plasma-Plateletten Zangin Plazma) Uygulaması hakkında Bilinmesi Gerekenler
PRP uygulaması plateletten zengin plasma veya trombositten zengin plasma olarak adlandırılan; kişinin kendi kanından özel setler ve işlemler ile ayrıştırılan plateletten zengin plasma kısmının, kişiye tekrar uygulanması olarak tanımlanır. Estetik amaçla yapılması durumunda cilde ve saçlı deriye küçük iğneler ile uygulamalar yapılmaktadır. Halk arasında tam olarak karşılığı olmamakla birlikte kök hücre tedavisi olarak tanımlanmaktadır.
PRP uygulaması çok uzun yıllardır, tıbbın birçok dalında özellikle ortopedi, spor hekimliği, plastik cerrahi, diş hastalıklarında ve veterinerlikte kullanılmaktadır. Estetik amaçla PRP uygulaması tüm dünyada 2-3 yıldır, Türkiye de 1 yıldır, hekimler tarafından yapılmaktadır.
PRP uygulaması kısaca kişinin kendi kanı ile estetik yönden iyileştirilmesidir.
İnsan vücudunda dolaşan kan içersinde eritrositler (alyuvarlar), lökositler (akyuvarlar) ve plateletler (trombositler) mevcuttur. İnsan vücudunda bir hasar veya yara meydana geldiğinde trombositler ve lökositler, hasar olan bölgeye göç ederler.Hasarlık bölgede salgıladıkları büyüme faktörleri ile hasar ve yaranın hızla iyileşmesini sağlarlar.
PRP uygulamasında da insan vücudunun bu hasara karşısında vermiş olduğu tedavi etme yeteneği harekete geçirilerek, estetik yönden iyileşme amaçlanır.Vücudun hasar varmış gibi cilt altında hasar düzeltme mekanizmaları harekete geçirilir.
PRP uygulaması prosedüründe özel işlemler ile kandan ayrıştırılan plateletler, kanın sıvı kısmı olan plasma içersinde sıkışmış olarak bulunacaktır.Plateletler normal kana göre daha az plasma kısmı içersinde bulunacağından, göreceli olarak normal kandaki sayısının (kanda normal seviyede 150,00-450,000 adet/ml bulunur), birkaç katı kadar sayıda (yaklaşık 1 milyon adet/ml) bulunacaktır.BU sayede az miktardaki plasma içersinde normalin birkaç katı platelet sayısı cilt içersinde verilebilecektir.
Kişi kanından ayrıştırılan plateletler, ince iğneler ile cilt altına ve veya saçlı deriye uygulandığında, sanki o bölgede hasar varmış gibi davranacak, bölgede büyüme faktörleri ve iyileştirici faktörleri salgılayarak, uygulama bölgesinde iyileştirici rol oynayacaktır.
PRP uygulaması saçlı deriye yapıldığında; saç kökleri etrafındaki damarlanmayı artıracak,saç köküne daha fazla  miktarda kan, oksijen, vitamin taşınmasına olanak sağlarken; salgıladığı büyüme faktörleri ile saç kökü hücrelerini uyaracak, saç köklerinin saç üretim süreçlerini hızlandıracak ve saçların daha sağlıklı hale gelmesini sağlayacaktır.Saç dökülmesi olan bölgede , büyüme faktörlerinin saç köküne olan etkisi ile saç sökülmesi duracaktır.
Saçlı deride PRP uygulaması tamamen dökülmüş olan saçların tekrar çıkmasını sağlayamayacak; güçsüz, kırılmış, hasarlı saçları ve saç üretimi yeteneği durmuş olan saç köklerini uyararak, saç dökülmesini durduracak, saçların daha parlak, canlı görülmesini sağlayacaktır.PRP uygulaması sonrası ince güçsüz saç tellerinin canlanması ve kalibrasyonu artacağı için hastalar yeni saçlar çıkmış hissine kapılabilirler.
PRP uygulaması cilde yapıldığında; zaman içersinde cilt altında oluşan bazı dokuların kayıplarına bağlı olarak ortaya çıkan kırışıklık ve çökmelerin olduğu bölgede, hasar iyileştirme mekanizması ile iyileşme sağlayacaktır. Uygulama bölgesinde salgıladığı büyüme faktörleri vasıtası ile destek dokudaki kayıplara bağlı ortaya çıkan kırışıklık ve çökmelerde iyileşme görülecektir.
Zaman içersinde cilt destek dokusu kolojen miktarında azalma ve kırılmalara bağlı olarak ortaya çıkan cilt sarkmalarında, bölgeye uygulanan plateletlerin salgıladığı büyüme faktörleri ile kollojenlerin yeniden yapılandırılması sağlanacak; cilt elastikiyetinin artması ve cilt sarkmalarının düzelmesi sağlanacaktır.
Cilt lekelerinde PRP uygulaması ile; plateletlerin salgıladığı büyüme faktörleri (MGF) ile ciltte renk oluşumunu sağlayan melanin hücrelerinin çalışma sistemini normal sınırlarda tutarak, cilt lekelerinin tedavisini sağlayacaktır.
Skar ve çatlaklarda PRP uygulamasında; ciltte herhangi sebep bağlı olarak ortaya çıkmış olan çatlaklar, izler, sivilce izleri, skarlar gibi lezyonların etrafında yara iyileştirici mekanizma ile çalışan plateletler, salgıladığı büyüme faktörleri ile lezyonların küçülmelerini daha az görünür hale gelmelerini sağlayacaktır.
2-PRP Uygulaması nasıl etki eder?
PRP uygulamasında; özel prosedürlerle elde edilen plateletten zengin plasma cilt içersine ve saçlı deriye verildiğinde; salgıladıkları büyüme faktörleri ile uygulama bölgesinde hasar iyileştirme mekanizmasını başlatırlar; verilen plasma da normal kandaki sayının birkaç katı sayıda platelet kullanıldığı için, normal kan ile oluşan iyileşme mekanizmasından daha etkili, daha hızlı, daha erken iyileşme sonuçları görülecektir.
Plateletler içersinde bulunan büyüme faktörleri;
PDGF(Platelet derived growth factor)-hücre büyümesi,kan damarı tamiri ve oluşumu, colojen üretimi
FGF(Fibroblast growth factor)-doku tamiri, cologen ve hyaluronic acid üretimi
EGF(Epithelial growth factor)-epitel hücre yapımı, yara iyileşmesi
TGF-beta-epitel ve damar epitelyum yara iyileşmesi
VEGF-yeni damar endotelial hücre üretimi
Plateletler den salınan büyüme faktörleri, uygulama bölgesinde hasra iyileştirici mekanizmaları harekete geçirerek, saçlı deri ve veya ciltteki sorunların iyileştirilmesinde görev alırlar.
3-PRP uygulaması kimlere uygulanır?
PRP uygulaması saçlı deride, saç dökülmesi, saçlarda kırıklık, cansızlık mat görünüş şikayeti olan kişilerde başarılı sonuçlar göstermektedir. Aynı zamanda cildin zaman içersinde azalan destek dokuların sonucu olarak ortaya çıkan kırışıklık, sarkma, cilt lekeleri sorunlarında oldukça etkin tedavi sonuçları sağlamaktadır.
PRP uygulaması saçlı deride saç dökülmesini durdurması yanında, saç köklerinin uyararak saç büyümesinin aktive eder.ince tüy şeklinde olan saçların büyümeleri aktive edildiğinde daha kalın, sağlıklı saç görünümüne kavuşurlar.
Saçlı deride cansız, parlaklığını yitirmiş, kırılmış, kuru, ince saçların saç kökleri büyüme faktörleri ile aktive olarak; daha canlı, parlak, sağlıklı saç görünümü PRP uygulamasının sonuçlarıdır.
PRP uygulaması ile zaman içersinde tamamen dökülmüş olan saçların yeniden çıkmasını sağlamaz, fakat PRP uygulaması sonucunda, mevcut saçların daha sağlıklı olması, dökülmenin durması, saçların daha sağlıklı hale gelmesi sağlanır. Ayrıca PRP uygulaması sonrası mevcut saçların kalibrasyonlarındaki artış, parlak ve canlı görünüm saçlarda sıklaşma ve yeni saçların çıktığı görünümü hissedilebilmektedir.
PRP uygulamasının saçlı deriye uygulanması en sık yapılan uygulamalardandır.
Zaman içersinde cilt altı destek dokuların azalmasına bağlı olarak ortaya çıkan cilt elastikiyetinin azalması, kırışıklar, sarkmalar da PRP uygulaması başarılı sonuçlar sunmaktadır.
PRP uygulaması üst yüz bölgesinde alın, göz kenarı kırışıklıklarında, gözaltı çökmelerinde, elmacık kemiği çökmelerinde ve sarkmalarında
başarı ile uygulanmaktadır.
Orta ve alt yüz bölgesinde burun kenarı çökmelerinde, çene köşeleri sarkmalarında, gıdı bölgesi sarkmalarında, boyun ve dekolte kırışıklık ve sarkmalarında PRP uygulaması sonucunda etkin sonuçlar alınmaktadır.
Ayrıca tüm vücut bölgelerinde kol sarkmaları, iç bacak sarkmaları, iç diz sarkmaları, karın bölgesi sarkmalarında PRP uygulaması yapılmaktadır.
Hamilelik, yaşlılık, güneş sebebi ile oluşmuş cilt lekelerinde ve ciltte oluşmuş skarlar, izler, çatlaklar da PRP uygulaması diğer uygulamaların daha ötesine geçmiştir
.
4-PRP uygulaması hangi bölgelere uygulanır?
PRP uygulaması
•     Saçlı deride; saç dökülmesi, saç kırıklıkları, cansız kuru ince saçların tedavilerinde
•     Tüm yüz bölgesinde;alın, göz kenarı, burun kenarı kırışıklıklarında, sarkma ve çökmelerde, cilt lekeleri ve izlerin tedavisinde
•     Boyun ve dekolte bölgesinde; kırışıklık, sarkma ve lekelerin tedavisinde
•     Üst kol,
karın, iç bacak, diz bölgeleri
kırışıklık, sarkma, çatlak ve lekelerin tedavilerinde
•     Tüm vücutta görülen sarkma, çatlaklar, izler, lezyonların giderilmesinde
başarı ile uygulanmakta, uygulama sonuçları tatmin edici düzeyde bulunmaktadır.
5-PRP uygulaması nasıl yapılır?
PRP uygulaması hastadan kan alımı işlemi ile başlar. Hastanın kolundan özel infüzyon seti ile (kan alma seti), 20 cc (yarım çay bardağı kadar) kan özel PRP hazırlama tüplerine alınır.
PRP hazırlama tüplerindeki kan özel santrifüj işleminden geçirilerek, plateletten zengin plasma kısmı ayrılır. Hastadan alınan 20 cc lik kandan yaklaşık 3 cc plateletten zengin plasma elde edilir.
Elde edilen plateletten zengin plasma enjektöre çekilerek, mezoterapi de kullanılan ince iğneler vasıtası ile cilt altına uygulanır. Uygulama da cilt ve saçlı deride ihtiyaç olan yerlere dolgu uygulamaya benzer olarak derin deri kısmına ve veya napaj (noktasal küçük dokunuşlar) yöntemi ile derinin yüzeysel tabakasına plasma verilir.
PRP uygulaması aynı zamanda dermaroller adı verilen (üzerinde çok ince iğnelerin olduğu, kendi etrafında dönen dairesel ürünler) ekipmaları ile birlikte uygulanabilir. Uygulama sonrası yüze maske uygulaması ile PRP uygulamasının etkinliği artırılabilir.
PRP uygulaması tek başına uygulanabildiği gibi bazı durumlarda, farksiyonel lazer cihazları ile birlikte uygulanarak kırışıklık, cilt sarkmaları çatlak ve lezyonların tedavisinde daha etkili ve hızlı sonuçlar elde edilmesi amaçlanır. Özellikle yüz bölgesi gençleştirme, sarkma ve kırışıklık tedavilerinde, cilt lekesi tedavilerinde, cilt çatlak, skarlar, iz tedavilerinde PRP uygulamasının Fraksiyonel lazer uygulaması ile birlikte yapılması tüm dünya hekimleri tarafından çok başarılı sonuçları nedeni ile önerilmeltedir.
6-PRP uygulaması güvenlimidir?
PRP uygulamasında kullanılan infüzyon setleri(kan alma setleri) ve PRP hazırlama tüpleri, sadece bu amaç uygulamalar için üretilmiş olan uygulama setleri şeklinde kullanılır.  Uygulama setleri içersinde uygulama sırasında ihtiyaç olabilecek tüm malzemeler bulunmaktadır.
PRP uygulaması kapalı sistem içersinde hazırlanan plateletten zengin plasma ürünü ile yapılır, yani hastanın kanı dış ortamla ve başka malzemeler ile temas etmez. Hastanın kanı tek kullanımlık steril infüzyon setleri vasıtası ile yine tek kullanımlık steril vakumlu PRP hazırlama tüplerine alınır.
Santrifüj işlemi sonrası elde edilen plateletten zengin plasma tek kullanımlık steril enjektörlere çekilerek kullanılır. Tüm bu işlemler sırasında hasta kanı ve hazırlanan plasma dış ortamla temas etmez.
Uygulamalar sonrası kullanılan tüm malzemeler imha edilir. PRP hazırlama setlerinin tekrar kullanılması teknik olarak mümkün değildir.
PRP uygulaması, yukarıda anlatıldığı gibi kapalı sistem prosedürler ile elde edilen plasma kullanılarak yapıldığı için;
Uygulamada kan ile hastalık bulaşma riski yoktur. AIDS, Hepatit vb gibi kan ve kan ürünleri ile bulaşan hastalıkların PRP uygulamasında bulaşma riski söz konusu değildir.
PRP uygulamasında hastanın kendi kanı kullanıldığı için herhangi bir alerjik reaksiyon görülmesi söz konusu değildir.
7-PRP uygulaması ağrılı mıdır?
PRP uygulamasında plateletten zengin plasmanın cilt içersine verilirken kullanılan iğneler, mezoterapi uygulamalarında da kullanılan çok ince iğnelerdir. İğnelerin çapları 30G veya 27 G olabilir, uzunlukları değişmekle birlikte 6mm, 16mm veya daha uzun olabilir.
PRP uygulaması sırasında duyulan ağrı hissi; hastalar tarafından genel olarak ‘’hafif’’ olarak nitelendirilmektedir.
PRP uygulaması sırasında hastalar ciltlerinde çok ince iğnelerin girişlerini hissedebilmektedirler. Ağrıya duyarlı ve hassas hastalarda, uygulama sırasında ağrı duyusunu azaltıcı önlemler(kremler, soğuk uygulama…) ile duyulan ağrı hissi oldukça azaltılabilmektedir.
PRP uygulaması sırasında ciltte hafif sıcaklık, hafif yanma hissi ve gerilme hissi duyulabilmektedir.
8- PRP uygulamasının yan etkileri nedir?
PRP uygulamasında yan etkiler görülme riski hastanın kendi kullanıldığı için oldukça düşüktür.
Uygulama iğle ile yapılan uygulamalar grubunda bulunduğu için; iğnenin cilde giriş tekniğine bağlı olarak bazı yan etkiler görülebilir. İğne uygulamasına bağlı olarak bazı noktalarda küçük morarmalar görülebilir, bu morarmalar küçük çaplı olup birkaç gün içersinde tedaviye gerek duyulmadan iyileşir. Morarmaların iyileşme sürecini kısaltmaz için hekim tarafından bazı ürünler önerilebilir.
PRP uygulaması sırasında ciltte hafif kızarıklık görülür, ciltteki kızarıklık herhangi bir tedaviye gerek duyulmadan 30-40 dk içersinde kendiliğinden kaybolacaktır. Uygulama sonrası ciltte hissedilen gerilme hissi 1-2 saat içersinde kaybolacaktır.
PRP uygulamasında hastanın kendi kanı kullanıldığı için herhangi bir alerjik reaksiyon görülmesi söz konusu değildir.
PRP uygulaması hekim tarafından yapılması gereken uygulamalar grubundadır.
9-PRP Uygulaması seans sayısı ve süresi nedir?
PRP uygulaması estetik yaklaşımla 2 amaca yönelik yapılmaktadır.
a- Belirlenmiş bir sorunu ortadan kaldırmaya yönelik olarak (ciltte oluşmuş sarkmaların düzeltilmesi, cilt kırışıklıklarının, cilt lekelerinin giderilmesi, skar ve çatlakların giderilmesi, saç dökülmesinin durdurulması, yeni saç gelişimin uyarılması…)
b- Mevcut durumu korumak, cildin zaman karşısındaki deformasyonunu önlemeye yönelik olarak.
PRP uygulaması belirli bir sorunu ortadan kaldırmaya yönelik amaçla yapılıyor ise ; genel olarak 1 aylık aralarla 2-3 seans uygulanır.Seanslar sonrasında belirlenmiş sorunlarda gözle görülür iyileşmeler beklenir.
PRP uygulaması sonrası etkileri uzun süreli olarak devam edecektir, etkilerini devam etmesini ve cildin zaman karşısındaki deformasyonunun önlenmesi amacıyla yılda 1 seans PRP uygulaması önerilir.
Genel tedavi protokolleri uyarında hastalara sorunların çözümü amacıyla 1 ay aralıklar da 2-3 seans PRP uygulaması sonrası, yılda 1 seans idame PRP uygulaması önerilmektedir.
10-PRP uygulaması  seans ücretleri nedir?

PRP uygulamasında ücretlendirme seans ücreti olarak belirlenir.
PRP uygulaması seans ücreti belirlenmesinde; uygulama bölgesinin genişliği ve kullanılan PRP hazırlama seti sayısı önem arz etmektedir. Hastanın ihtiyaçları doğrultusunda 1 PRP hazırlama tüpü kullanılabildiği gibi, bazı hastalarda uygulama bölgelerinin genişliğine göre 2 veya daha fazla sayıda PRP hazırlama seti kullanılabilmektedir. Genel olarak tüm yüz uygulamaları için 1 adet PRP uygulama seti yeterli olmaktadır.
11-PRP Uygulaması kimlere yapılmaz?
PRP uygulaması herhangi bir sebepten dolayı kandaki platelet sayısının normal değerlerinin (platelet normal sayıları ortalama 150,000-450,000/ml dir) altında olan kişilere yapılmaz. Aynı zamanda kanser hastalarına yapılmaz.
Pıhtılaşma sorunu olan, kan sulandırıcı ve diğer ilaç alan kişilerin uygulama öncesi ilaç bilgilerini hekime iletmeleri gerekir.
12-PRP Uygulaması sonrası öneriler
PRP uygulaması klinik ortamında yapılan uygulamalardır, uygulama sonrası kişi bazı önerilerle sosyal hayatına dönebilir.
Uygulama sonrasında bölgede kızarıklık ve gerilme hissi olacak, tedaviye gerek duymadan kendiliğinden iyileşecektir.
PRP uygulaması sonrası bölgeye bazı yatıştırıcı özelliği olan kremler kullanılır. Uygulama bölgesinin 4-6 saat süre ile yıkanmaması, temizlenmemesi önerilir.
PRP uygulamasında napaj tekniği ve dermaroller kullanım ı sonrası cilt yüzeyinde mikro düzeyde delikler oluşur, uygulama sırasında cilt üzerinde kalan plateletten zengin plasmanın zamanla cildin derinlerine ulaşması için, 4-6 saat cildin yıkanmaması bu sürede plasmanın cildin derinlerine ulaşması amaçlanır.
PRP uygulama sonrası 12-24 saat makyaj ürünleri kullanılması önerilmemektedir.
PRP uygulaması sonrası 12-24 saat havuz, denize girilmemesi gereklidir

                                                                                                                                                       

 

 

Bu makale 13 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Dr. Dt. Suhan Sungur

Etiketler
Trombosit
Dr. Dt. Suhan Sungur
Dr. Dt. Suhan Sungur
İstanbul - Diş Hekimi
Facebook Twitter Instagram Youtube