PRP (Platelet Rich Plasma): Trombositten Zengin Plazma ile Yara Tedavisi:
Cilt yenileme, yüzdeki kılcal damarlar ve kızarıklıkların tedavisi, yüz ve boyun gençleştirme, saç dökülmesi, siyah nokta ve sivilce (akne) tedavileri gibi klasik uygulamalarının yanısıra PRP, kronik yara tedavisinde de kullanılabilmektedir. Damar yetmezliğe bağlı yaralar, travma zemininde açılmış (kanser olmaması kaydıyla) yaralar veya şeker yaralarında olduğu gibi ameliyat seçeneklerinin kısıtlı olduğu veya ameliyat başarı oranının düşük olduğu durumlarda PRP ile başarılı sonuçlar bildirilmiştir.
Etki mekanizması nasıldır:
Trombositler, kanın pıhtılaşmasını sağlayan hücreler olup ayrıca vücudumuzdaki hasarlı dokuların onarımını ve doğal hallerine dönmelerini sağlamak için gerekli olan büyüme faktörlerini yapısında barındıran kan bileşenleridir.
PRP (Trombositten Zengin Plazma) içinde yoğun olarak bulunan trombositler, zengin bir büyüme faktörü yelpazesine sahiptir:
PRP’DEKİ BÜYÜME FAKTÖRLERİNİN ÖZETİ:
TGF-B: Hücre bölünmesini hızlandırır; damar duvarındaki kollajen sentezini düzenler; diğer büyüme faktörlerinin aktive olmasını sağlar. Damar gelişimini hızlandırır.
PDGFa-b: (Trombositten türeyen büyüme faktörü): Trombositler, kemik hücreleri, damar duvarı hücreleri, makrofajlar, monositler ve kas hücrelerinin bölünmesini hızlandırır. Kollajenaz salgılanmasını ve kolajen sentezini düzenler.
EGF: (Epidermal büyüme faktörü): Trombositler, makrofajlar, monositler ve yeni damar duvarı hücrelerinin yapımını hızlandırır ve kollajen sentezini ayarlar; yeni deri oluşumu için hücre bölünmesini sağlar.
VEGF: (Damar Duvarından Kaynaklanan Büyüme Faktörü): Damar geçirgenliğini ve yeni damar oluşumunu artırır, damar duvar hücrelerinin bölünmesini hızlandırır.
bFGH: (Temel Fibroblast Büyüme Faktörü): Trombositler, kıkırdak ve kemik hücrelerinin bölünmesini, farklılaşmasını ve gelişmesini sağlar.
Uygulama Nasıl Yapılmaktadır:
Bu uygulama kişinin kendisinden alınan küçük miktardaki kanın özel bir tüpe konularak santrfüj işlemine tabi tutulduktan sonra bileşenlerine ayrıştırılması ve elde edilen az miktardaki “trombositten zenginleştirilmiş plazma”nın (PRP), yine aynı kişiye napaj veya direk enjeksiyon yoluyla geri verilmesini temel alır. İşlemin birkaç kez tekrarlanması ile sonuç alınabilmektedir.
Dokularımızda herhangi bir hasar oluştuğunda kanımız trombositleri bu dokuya toplayarak bir onarım süreci başlatır, PRP uygulamasının amacı ise hedef dokuya kan dolaşımı ile taşınabilecek olandan çok daha fazla sayıda büyüme faktörü verebilmektir. PRP ile elde edilen büyüme faktürlerinin yoğunluğu yara bölgesindekinden çok daha fazla miktardadır. Uygulama lokal anestezi altında veya şeker hastalarında hiç anestezi verilmeden de yapılabilmektedir.
PRP, iyileşmeyen yaraların tedavisinde (kanser yaraları hariç), şeker hastalarının ayak yaralarının tedavisinde, damar yetmezliğine bağlı yaralarda ve ameliyat seçeneklerinin uygun olmadığı her durumda ek tedavi olarak kullanılabilir.
Sonuca ulaşmada dikkat edilmesi gereken önemli noktalardan biri orjinal ürün kullanılmasıdır.