Kadın hastalıklarında robotların devri

Kadın hastalıklarında  robotların devri

Gelişen teknoloji sayesinde açık ameliyatlar yerlerini giderek kapalı (laparoskopik) ameliyatlara bırakıyor. Kapalı (laparoskopik) ameliyatlarda gelinen son nokta ise çok fonksiyonlu kolların bir kontrol masasından yönetilmesiyle gerçekleştirilen ‘Robotik Cerrahi’ yöntemi. Yaygın kanı, sistemin ucuzlamasıyla birlikte yakın gelecekte her ameliyathanede bir robotun olacağı şeklinde. 

Günümüzde kadın hastalıkları ameliyatlarının % 95'i robotik cerrahi sistemle yapılabiliyor. 2005 yılında FDA tarafından onaylanan da Vinci robotik sistemi son 5 yılda ABD'de 1.500.000 üzerinde kadın hastalığı ameliyatında kullanıldı. Avantajları nedeniyle çok sayıda jinekoloji kliniği artık en zor cerrahi girişimlerde Da Vinci Robotik Sistemi kullanmaktadır. Sistem kapalı (laparoskopik) ameliyatlar sırasında cerrahın karşılaştığı tüm teknik zorlukları ortadan kaldırmaktadır.

Robotik sistemle yapılan ameliyatlar açık cerrahi ve konvansiyonel laparoskopik cerrahiye (kapalı ameliyatlar) göre birçok avantaj sağlamaktadır:

    • Dokular ve ameliyat sınırları daha iyi görülür: Üç boyutlu ''high definition'' (yüksek çözünürlük) görüntü altında ameliyatın gerçekleştirilebilme ve gözün gördüğünden 10 yada 20 kat büyütme ile dokuların ve cerrahi sınırların görülerek ameliyatın yapılabilme avantajı.

    • Daha fazla hareket yeteneği vardır: Ameliyat için bilekten daha fazla dönme yeteneğine sahip 540° dönebilen ve bileğin giremeyeceği alanlara girebilen robot kollarının olması.

    • Eldeki titremeler önlenir: Robotik cerrahi sırasında ellerdeki çok az titreme bile robotik teknoloji tarafından ortadan kaldırılmaktadır. Daha fazla hassasiyet gerektiren ince işler bu sayede yapılabilmektedir.

    • Kan kaybı ve kan nakli ihtiyacı daha az olur: Robotik cerrahi uygulamalarda açık cerrahi ve konvansiyonel laparoskopiye göre daha az kan kaybı olmaktadır.

    • Daha az ağrı yaşanır: Geniş kesiler olmadığı için hastanın daha az ağrısı olur ve ağrı kesici ihtiyacı azalır.

    • Ameliyat izi daha az olur: Operasyonlar geniş kesi yapılmadan ve karın duvarı kesilmeden gerçekleştirilir. Bütün işlemler göbek deliğinden ve kasık bölgesinde açılan 3 veya 4 küçük delikten yapılır. Ciltte geniş ameliyat izi olmadığından estetik açıdan rahatsız eden iz bırakmaz

    • Hastanede daha az yatılır: Ameliyat sonrası aynı gün veya ertesi gün hasta  taburcu edilmektedir. Hastanın ayağa kalkma ve normal fiziksel aktivitesine kavuşması daha kolay ve hızlı olmaktadır.

    • Enfeksiyon riski azalır: Karın açılmadığı ve kanama çok olmadığı için robotik cerrahide enfeksiyon riski azdır

    • Karın içi yapışıklıkların daha az olur: Açık ameliyatlarda daha fazla yapışıklık meydana gelir ve özellikle çocuk sahibi olmayı düşünen anne adaylarına öncelikli olarak laparoskopi önerilmelidir. Yapışıklıklardan özellikle tüpler etkilenmekte ve gebe kalmak zorlaşmaktadır.

    • İyileşme çok hızlıdır: Robotik ameliyatlar mikro-cerrahi ilkeleriyle yapıldığından  karın içerisinde ve ameliyat alanlarında çok az hasar meydana gelir ve iyileşme daha kolay ve çabuk olur.

    • Normal yaşama ve işe çok daha erken dönülebilir: Açık cerrahi uygulanmadığı için hasta çok kısa sürede işine dönebilmektedir.

Da Vinci robotik cerrahi kadın hastalıklarının hemen hemen tüm alanlarında kullanılabilmektedir:

Robotik cerrahi ile miyomektomi(miyomun çıkarılması):

Robotla gerçekleştirilen miyom operasyonu rahim miyomlarının tedavisinde kullanılan en gelişmiş yöntemdir. Çocuk sahibi olmak isteyen yada rahimini kaybetmek istemeyen hastaların tercihi rahimin alınması yerine miyom çıkarılması olmaktadır. Çağdaş yaklaşımda, hastanın yaşı menopoza yakın bile olsa artık rahimin alınması yerine kapalı cerrahi yöntemlerle miyomun alınması tercih edilmektedir ve robotik cerrahi bu iş için biçilmiş kaftandır.

Robotik cerrahi ile histerektomi (rahmin alınması):

Rahmin alınmasını gerektiren her tür hastalıkta robotik cerrahi büyük avantaj sağlamaktadır. Özellikle diğer organlara yapışık rahimlerin alınmasında hem hastaya hem hekime ciddi konfor sağlamaktadır.

Robotik cerrahi ile çift olan rahimin teke indirilmesi:

Robotik cerrahi ile doğuştan çift olan rahim karın açılmadan teke indirilebilmekte ve hastanın gebe kalıp doğurması sağlanmaktadır

    •       Robotik cerrahi ile sarkan rahmin asılması (sakroservikopksi/ sakrokolpopeksi):
Rahim yada vajina kubbesi sarkmalarında robotik cerrahi ile vajina ve rahim anatomisi eski haline getirilmekte, ameliyat sırasında düğüm atma kolaylığı ile ameliyat kısa sürede bitmektedir. Robotik cerrahi vajina arkası ve omurga önü alanlarının daha kolay ve kusursuz olarak ortaya çıkarılmasını sağlar.

    •       Robotik cerrahi ile tüp cerrahisi:

Tıkalı tüplerin eski haline getirilmesi için laparoskopik cerrahi başarılı şekilde uygulanmaktadır. Fakat, özellikle dikiş atmak ve tüpü manipüle etmek laparoskopide zordur. Robotik cerrahide ise dikiş atma ve manipülasyon kolaylığı sayesinde tüpler eski haline döndürülmekte ve gebe kalmak için tüp bebek uygulamalarına gerek kalmamaktadır. Böylece doğal yolla gebe kalmak mümkün olmaktadır.

    •       Robotik cerrahi ile tüplerin ve yumurtalıkların etrafındaki yapışıklıkların giderilmesi (adezyolizis):
Tüpler ve yumurtalıklar etrafından bulunan yapışıklıklar (adezyon) tüp ve yumurtalıkların fonksiyonu engelleyip kısırlık ve ağrıya neden olabilir. Bu yapışıklıklar robotla mikrocerrahi prensibiyle kolayca açılabilir ve hastanın gebe kalması sağlanır. Yapışıklıklar ağrıya neden ise ağrı ortadan kalkar.

    •       Robotik cerrahi ile tubal re-anastomoz (bağlanmış tüplerin tekrar uç uca getirilerek açılması)
Bazı kadınlar istedikleri sayıda çocuk sahibi olduktan sonra  kendi isteği ile tüplerini bağlatmaktadır. Ancak, yeni evlilik, çocuğunu kaybetme gibi nedenlerden dolayı tekrar çocuk sahibi olmak isteyebilirler. Bu durumda bir çok yerde bu hastalara tüp bebek önerilmektedir. Oysa bu hastalarda robotik cerrahi ile tüpler kolayca uç uca dikilerek eski haline getirilip normal yolla gebe kalmaları sağlanabilir.

    •       Robotik cerrahi ile diğer yumurtalık kistleri ve kanserlerinin ameliyatı:

Yumurtalığın diğer kistleri de (basit, seröz, müsinöz, dermoid v.b) başarıyla çıkarılabilir. Ayrıca yumurtalıkların biri yada ikisi de robotik cerrahi ile alınabilir (ooferektomi). Erken dönemde saptanan yumurtalık kanserleri de robotik cerrahi ile ameliyat edilebilmektedir.

    •       Robotik cerrahi ile rahim kanseri ameliyatları:

Rahim kanseri ameliyatları karın ön duvarından başlayıp göğüs kafesine ve kasıklara kadar geniş bir kesi ile yapılmaktadır. Robotik cerrahide hastaya bu kesi yapılmaz ve el bileğinin giremediği zor döndüğü durumlarda da robotun kolları avantaj sağlar, daha etkili ve kanamanın az olduğu ameliyat gerçekleştirilir. Ayrıca gözle görmekte zorlandığımız karın içinin yan ve derin noktalarını da kamera ile daha iyi görüntüleyebilmekteyiz. Kanser ameliyatlarında gerekli olan lenf düğümlerinin çıkarılması işlemi de bu teknoloji ile yapılabilmektedir. Ameliyat sonrası hasta hemen ayağa kalkmakta ve işine dönebilmektedir.Robotik cerrahinin bu özellikleri sayesinde günümüzde Amerika'da kanser ameliyatlarının % 70'nin robotla yapıldığı merkezler vardır ve bu oran giderek artmaktadır.

    •       Robotik cerrahi ile rahim ağzı kanseri ameliyatları: Robotik cerrahi ile rahim ağzı kanseri ameliyatları da rahim kanserine benzer bir şekilde yapılabilmektedir.

Bu makale 18 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Fuat Demirci

Prof. Dr. Fuat Demirci lise öğreniminin ardından İstanbul Tıp Fakültesi’ni 1983 yılında başarı ile tamamlayarak tıp doktoru olmuştur. 1986-1990 yılları arasında Zeynep Kamil Kadın Hastalıkları ve Çocuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde kadın hastalıkları ve doğum ihtisasını yapmıştır. 1990 yılında "Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı" olmuştur. Mart 1990-Aralık 1997 tarihlerinde Zeynep Kamil Kadın Hastalıkları ve Çocuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde dönüşümlü olarak doğumhane, yüksek riskli gebelikler tanı ve takip ünitesi ve jinekolojik cerrahi ve jinekolojik onkolojik cerrahi ünitelerinde başasistan (uzman) olarak çalışmıştır. Aralık 1997’de İzzet Baysal Üniversitesi Düzce Tıp Fakültesi'nde yardımcı doçent olarak öğretim üyeliğine başlamıştır. Kasım 2000’de doçent, Mart 2006’da profesör olmuştur. İstanbul Üniversitesi İstanbu ...

Yazarı sosyal medya'da takip edin
instagram
Prof. Dr. Fuat Demirci
Prof. Dr. Fuat Demirci
İstanbul - Kadın Hastalıkları ve Doğum
Facebook Twitter Instagram Youtube