Kabızlık ( konstipasyon )

Kabızlık  ( konstipasyon )

Kabızlık  Nedir? Tanı Kriterleri

Konstipasyon  yani kabızlık   bir hastalık değildir. Kabızlık; bağırsak hareketlerinin  normale göre azalmasıdır. Günde üç ile üç günde bir arasında değişen dışkılama   sayısı  normal kabul edilmektedir. Genel olarak haftada iki veya daha az sayıda dışkılama  alışkanlığı  kabızlık  olarak tarif edilmekle birlikte yalnız başına dışkılama sayısı yeterli bir  tanı kriteri değildir . Çünkü dışkılama sayısı  ve miktarı bireyler ve hatta  toplumlar arasında  farklılık   göstermektedir. Kabız olduğunu ifade eden, dışkılama sırasında zorlanan , aşırı ıkınan   ve sonunda küçük topaklar  şeklinde  katı   ve az miktarda dışkı  (feçes) çıkaran birçok kişide  dışkılama sayısı normal olabilir. Seyrek dışkılama  alışkanlığı  olan kişilerde  dışkının barsak içinde kalış süresi uzamakta ve bu nedenle suyunun emilimi artmakta ve dışkı  sertleşmektedir .

Aşağıdaki kriterlerden  en az  2 tanesinin  bir yıl içinde , ardışık olmaksızın , en az 12 hafta devam etmesi  halinde kabızlık  rahatsızlığı kabul edilmektedir.

• Dışkılamanın  en az %25’inde  ıkınma  ihtiyacı duyulması

• Dışkılamanın  en az %25’inde topak topak veya sert  dışkı yapmak

• Dışkılamanın  en az % 25’inde tam boşalamama hissinin bulunması

• Dışkılamanın  en az % 25’inde  tıkanma hissi  olması

• Dışkılamanın  en az % 25’inde el yardımı ile  destek sağlama

• Haftada üçten daha az dışkılama

Kabızlık Risk  Faktörleri

*Cinsiyet:Kadınlarda erkeklere göre 2-3 kat daha fazla görülmektedir.

*Yaş:Görülme sıklığı  her iki cinste yaş ile artar. 65 yaş  üzerindeki erkek ve kadınlarda kabızlık şikayeti  ile hekime başvuranların sayısında çok belirgin bir artış  olmaktadır.

*Hareketsiz yaşam şekli:Yatağa bağımlı hastalarda, masa başı çalışanlarda, çok fazla oturarak çalışmak zorunda olanlarda , hareketsiz kişilerde sık görülür.

*Az sıvı tüketimi:Gün içerisinde düzenli su tüketimine özen göstermeyen kişilerde kabızlık  başlıca sorundur .

*Liften fakir beslenme şekli : Günlük beslenmesinde sebze , meyve tüketimi yetersiz olan ve düzensiz beslenen kişilerde  kabızlık sıklıkla görülür. Günlük lif tüketimi 25-30 gr olmalıdır.

Kabızlığa Neden Olabilen  Hastalıklar

KALIN BAĞIRSAK HASTALIKLARI ;

İrritabl bağırsak  sendromu

Kalın bağırsak kanseri

Divertikülit

Crohn hastalığı

Devamlı laksatif ilaç kullanımı

Pelvik taban hasarı

Anal hastalıklar

NÖROLOJİK HASTALIKLAR;

Multipl skleroz

Parkinson hastalığı

Felç

Omurilik yaralanması

METABOLİK ;

Hipotroidizm (Troid  bezinin yetersiz çalışması )

Diabetes Mellitus ( Şeker hastalığı )

Hiperkalsemi

Gebelik

SİSTEMİK HASTALIKLAR;

Amiloidoz

Lupus

Skleroderma

Kabızlığa Neden  Olabilen Bazı  İlaçlar 

*Alüminyum içeren mide ülser, gastrit tedavisinde kullanılan antiasitler.(Magnezyum içeren antiasitler bağırsak hareketlerini hızlandırır.)

*Parkinson, depresyon ve anksiyete tedavisinde kullanılan antikolinerjikler.

*Epilepsi ve konvülziyon tedavisinde kullanılan  antikonvülzanlar.

*Depresyon tedavisinde kullanılan antidepresanlar.

*Yüksek tansiyon tedavisinde kullanılan antihipertansifler.

*Hiperlipidemi tedavisinde kullanılan antipsikotikler.

*Koroner yetmezlik ve hipertansiyon tedavisinde kullanılan  kalsiyum kanal blokürleri.

*Diyetteki kalsiyum miktarını artırmak için kullanılan kalsiyum destekleri .

*Demir eksikliği anemisi tedavisinde kullanılan demir  ilaçları.

*Bazı ağrı kesiciler.

*Bunlar dışında bazı diğer ilaçlar da kabızlığa yol açabilir.

Ne Zaman Doktora Başvurulmalı?

1.Uzun süren ve  açıklanamayan kabızlık durumunda,

2.Bağırsak alışkanlıklarında değişiklik olduğunda (Sıklığında artma yada azalma olması),

3.Dışkı çapında incelme ve  kanlı dışkılama durumunda,

4.Diyetteki posa  ve sıvı miktarını arttırmaya rağmen düzelmeyen kabızlık durumunda,

5.Dışkıda kan, karın ağrısı ve karında hassasiyet  durumunda vakit kaybetmeden  gastroenterolog doktoruna başvurulmalıdır.

Tedavi Edilmeyen Kabızlık  Daha Büyük  Sorunlara Yol Açar mı?

Önemsenmeyen ve tedavi edilmeyen kabızlık bir takım sorunlara yol açabilir.Aşırı ıkınma  hemoroidlerin ( basur) belirgin hale gelmesine neden olabilir. Sert dışkı anüsten geçerken zedeleyebilir ve  anal fissür ( yırtık ) oluşabilir. Her dışkılamada ağrı ,  kanama ve yanma olur.Aşırı ıkınma  rektal prolapsusa  (Bağırsağın içini döşeyen  tabakanın dışa doğru dönmesi durumu) neden olabilir.Çıkmayan sert ve kuru dışkı  uzun süre  bağırsakta kalınca suyu emilir ve taşlaşır , tıkanıklığa yol açabilir.

Kabızlıktan Korunmak İçin  10 Öneri

Bazı basit ama önemli kuralları yaşam tarzı haline getirmek sizi ömür boyu kabızlıktan koruyacaktır;

1.Bol posalı beslenin.Günlük 25-30 gr posa tüketimi  kabızlıktan korunmak için yeterlidir.

2.Kabuklu yenebilen meyve ve sebzeleri kabuğu ile tüketin.

3.Kuru meyvelere ( Kuru kayısı, kuru erik, incir ) günlük beslenmenizde yer verin.

4.Daha fazla su için .( günde 8-10 büyük bardak)

5.Kafeini  ve kolalı içecekleri azaltın.

6.Düzenli egzersiz yapın. Hergün 30 dakika orta tempo yürüyüş, asansör kullanmamak ve  bir durak önce inip yürümek bağırsak hareketlerini artırmaya yetecektir.

7.Düzenli dışkılama alışkanlığı kazanın.

8.Az ve sık beslenin.

9.Stresi azaltın. Stresle başa çıkmanın yollarını öğrenin .Meditasyon yapın.

10.Dışkılama uyarılarını engellemeyin.Dışkılama ihtiyacınızı ertelemeyin.Acele etmeden,zorlamadan ve tuvalette yeterince vakit geçirerek tam boşalımın olmasını sağlayın.Doğru pozisyonda oturun.

Komplike Olmayan Kabızlık Tedavisi

Doktor hastanın kabızlık öyküsünü , diğer sindirim sistemi problemlerini , bağırsak alışkanlıklarını , beslenme şeklini , stres faktörlerini  ve kullandığı ilaçları sorgular. Fizik muayene ve bir takım spesifik testler istenebilir.Öncelikle hastalara  düzenli egzersiz yapması , lifli gıda tüketimi , dışkılama ihtiyacını ertelememesi  önerilir. Dışkılamanın rahat olabilmesi için  bireyin yeterli zaman ayırması gerekir. Gastrokolik refleksin kazanılması için  sabah kahvaltı sonrası yada diğer yemekler sonrası  dışkılama alışkanlığı kazanması öğretilir. Kabızlığa neden olan ilaçlar doktor gözetiminde bırakılır yada muadilleri ile değiştirilir. Bu dönemde dışkılamayı kolaylaştıran laksatifler ve diyet lifleri hakkında bilgi verilmesi gerekir. Yaşam tarzı değişikliği sorunu çözmüyor  ise  başka tedavi yöntemleri önerilebilir;

1.Fiber ( psyllium seed husk , Fiber care )

2.Dışkı yumuşatıcılar

3.Biofeedback

4.Cerrahi tedavi

Öncelikle beslenme alışkanlıklarını  değiştirmek ve egzersize teşvik etmek önemlidir. Yetmediği durumlarda doktorunuz sizin için uygun tedavi yöntemini belirleyecektir.

Kabızlığın Düşmanı Posalı  Yiyecekler

Posa  yani lif ; bitkilerin hücer duvarını oluşturan ,  sindirim sisteminde emilmeyen ancak organizma için sayısız faydası olan kısımlarıdır. Vücudumuzda sindirilip emilmediği için posadan bir kalori almayız. Posa sağlığın sürdürülmesi , başta kolon kanseri olmak üzere bir takım ciddi hastalıkların önlenmesi için çok önemli ve gereklidir. Tıbbi beslenme tedavisinin başlıca öğeleridir. Posadan zengin yiyecekler bir çok vitamin ve minerali de dengeli bir biçimde içeren  yiyecekler olduğu için  posadan zengin beslenme tarzı   aslında sağlıklı bir yaşam tarzının da   göstergesidir. Posa içeriği yüksek beslenme şekli  aşırı kalori alımını azaltır ve şişmanlığı engeller , kabızlığı önler yada tedavi eder. Posadan zengin beslenen toplumlarda  obezite , kalp hastalıkları , tip 2 diyabet , kanser görülme oranı düşüktür.

Besinlerle alınan posa sindirim sisteminde sindirilmeden kalın bağırsağa kadar ulaşır. Yetişkin ,sağlıklı bir insan bağırsağında yaklaşık 100 trilyon bakteri bulunur. Bu bakterilerin büyük çoğunluğu faydalı yani probiyotik  bakterilerdir, Çok az miktarı ise zararlı bakterilerdir. Sayıca zararlı bakteriler yararlıları geçtiğinde  çeşitli sağlık sorunları ortaya çıkmaya başlar. Sağlıklı bir bağırsak florası ne kadar posalı besin tükettiğinizle doğru orantılıdır. Probiyotik bakteriler kolon duvarında koruyucu zırh oluşturarak toksinlerin emilimini engeller ve  hastalıklara karşı bağışıklık sisteminizi  güçlü kılarlar.

Günlük 25-30 gr kadar posa tüketimi sağlığın korunması için yeterli düzeydir.Hatta son yayınlarda  kadınlarda 30 gr, erkeklerde ise 38 gr. kadar   posa alımı önerilmektedir. Ancak  50-60 gr.ın üzerindeki aşırı tüketimlerin de bir takım zararları vardır. Kalsiyum, demir,çinko gibi yaşam için elzem minerallerin emilimini  azaltıp yetersizliği  yol açabilir.Özellikle demir eksikliği anemisi olanlarda , gelişim çağındaki çocuklarda ve yaşlılarda dikkatli kullanılmalıdır.

Posa içeriği en yüksek besin grupları mercimek, nohut, kurufasulye gibi kurubaklagillerdir. Bunları kepeği ayrılmamış tam tahıl ürünleri ve ceviz, badem gibi yağlı tohumlar, sebze ve meyveler izler.

Diyetteki posayı artırmanın yolları;

1.Haftada 2 kere kurubaklagil  tüketimi ihmal edilmemelidir.

2.Kabuklu  yenebilen sebze ve meyveleri kabuklu tüketmek  yeterli posa alımını destekler.

3.Günde 4-5 porsiyon sebze ve meyve tüketilmelidir.

4.Çiğ tüketilebilen sebzeleri pişirmede , çiğ yemeye özen gösterilmelidir.

5.Beyaz ekmek yerine tam buğday,çavdar, kepekli, esmer ekmek tercih edilmelidir.

6.Esmer makarna , kepekli pirinç yada bulgur   tercih edilmelidir.

7.Her tür yemeği çeşitli sebzeler ile pişirmeye ve hazırlamaya özen gösterilmelidir.

8.Meyve suyu yerine meyvenin kendi tüketilmelidir.

9.Günde 1 yemek kaşığı yulaf kepeği  tüketmeye özen gösterilmelidir.

Kabızlık Sorunu  Yaşıyorsanız Özellikle Bunlara Dikkat!

*Pancar, elma , armut , taze kayısı , gün kurusu kayısı , mürdüm eriği tercih edin.Kayısı yada eriği akşamdan suya koyun. Sabah hem suyunu için hem de kuru meyvelerini tüketin. Bunu düzenli olarak her sabah tekrarlayın.

*Her sabah yağlı tohumlar ile güne başlayın. Ara öğünlerde atıştırın. (ceviz, badem, fındık vs).

*Hergün 1-2 çay kaşığı keten tohumu tüketin.

*Brokoli, tüm lahana çeşitleri, havuç, yeşil fasulye, bezelye, koyu yeşil yapraklı sebzeleri bolca tüketin.

*Psyllium seed, tam buğday ürünleri kabızlığı engelleyecektir.

*Yağ ve hayvansal ürünleri, kırmızı eti azaltın.Yüksek proteinli diyetler uygulamayın.

*Kahve, alkol, siyah çay, mayalı içecekler, acı ve ekşiden uzak durun

*Bol sarımsak tüketin.

Doktor yada diyetisyeninizin kontrolü altında lif takviyesi alabilirsiniz. İlk haftalarda düşük dozlarla başlamak önemlidir.

 

Bu makale 11 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Dyt. Bahar Demirkıran

Etiketler
Konstipasyon
Dyt. Bahar Demirkıran
Dyt. Bahar Demirkıran
Ankara - Diyetisyen
Facebook Twitter Instagram Youtube