İlk gece korkusu olarak adlandırılan durum ''gerdek gecesi ya da evliliğin ilk gecesi cinsel ilişkiden korkma'' olarak da tanımlanabilir. Bu korku daha çok ülkemize ve bekarete, kızlık zarına ve ilk gece kanamaya gereğinden fazla önem veren toplumlara özgü bir korkudur. Cinsel ilişkiye başlama yaşının 11- 12 yaşlara kadar düştüğü dünyadaki çeşitli ülkelerde evlilik öncesi cinsel ilişki de normal karşılandığı için ilk gece korkusu diye bir kavram yoktur. Ancak tabi ki bizler çok küçük yaşta cinsel ilişkiye girmeyi de savunmuyoruz, sorumluluk alınacak yaşa gelindiğinde ve cinsellik hakkında sahip olunması gereken bilgilere yeteri kadar sahip olunduğunda cinsel ilişki yaşanmalıdır. Toplumumuzda hala evlilik öncesi ilişki hoş karşılanmamaktadır ve bekarete önem verilmektedir. Bu nedenle de evliliğin ilk gecesi yaşanacaklar da önem kazanmaktadır. Peki ilk gece çiftler neden korkarlar?
Bize cinsel sorunlarla başvuran çoğu çiftin geçmiş cinsel öykülerini dinlediğimizde ilk gece ile ilgili olumsuz anıları olduğunu görüyoruz. İlk cinsel deneyimle ilgili olumsuz anılara sahip olmak, kadınlar için ilk ilişkide acı, ağrı, kanama yaşamak, erkekler için ilk ilişkide yaşanan performans anksiyetesi, sertleşme sorunu ya da erken boşalma gelecekteki cinsel yaşamlarını olumsuz etkileyen olaylar olabilmektedir. Bu nedenle ilk gece çoğu çiftin hayatında çok önemli bir yere sahiptir.
Evlilik öncesinde çoğu çiftin aklına ilk gece ile ilgili olumsuz duygu ve düşünceler, korku, endişe ve kaygılar gelebilir. Toplumumuzda kadınların evlilik öncesi cinsel deneyim yaşamalarına hoş bakılmadığı için, genellikle kadınlar bu konuda bilgi ve deneyim eksikliğine sahiptir ve özellikle de çevreden ilk gece ile ilgili duydukları olumuz hikayeler onları fazlasıyla etkiler. 21. yüzyılda yaşamamıza rağmen hala toplumca kızlık zarı bekaretin simgesi sayılmakta ve ilk gece kanama olması mutlaka beklenmektedir. Cinsel konuda eğitim verilmeyen bir toplum da olmamızdan dolayı, cinsel konularda gerçek ve doğru bilgiye ulaşmak zordur. Bu nedenle de çoğu genç kız tam da evlilik hazırlıkları ve heyecanını yaşadığı günlerde bir yandan da ilk gece korkusu yaşar. İlk gece ile ilgili kadınların olası korkularını şu şekilde sıralayabiliriz:
İlk gecenin çok acılı ve ağrılı olması
Kızlık zarı kanaması
Kanamanın çok uzun sürmesi
Ya kanama olmazsa ne yaparım? kaygısı
İlk gece vajinanın kilitlenmesi ve erkeğin penisinin içeri sıkışması
Vajina deliğini bulamama
Vajinanın penisi içeriye alacak kadar açılmayacağı
Eşinin yanında soyunma, çıplak kalma ile ilgili kaygılar
İlk gece ile ilgili kadınların en büyük korkusu çok acı çekecek olmaktır. Cinsel ilişki ne kadına ne de erkeğe acı veren bir eylem değildi, eğer öyle olsaydı bu kadar insan cinselliği yaşamak için çaba göstermezdi. Cinsel ilişki sevginin ve zevkin eşinizle/ partnerinizle paylaşılmasıdır. Acı ve ağrı veren bir olay değildir. Bir görev ya da mecburiyet de değildir. Korkuması gereken birşey yoktur ancak yetişme çaında tanık olunan olumsuz olaylar, eşten dostan duyulan ilk gece hikayeleri kdının bilinçdışında yer edebilir ve tam ilişki sırasında korkuları ve kaygıları açığa çıkabilir. İlk gece normal şartlarda acı ve ağrı olmaz, acının olması için kadının kendini kasması ve vajinanın kuru olması gereklidir. Vajina kuru iken penis içeri girmek için zorlarsa, vajinada oluşan tahrişten dolayı kaın acı hisseder. Ancak ilk gece erkek öncelikle eşinin ruhunu okşar, ona sevildiğini ve beğenildiğini hissettirir, yeterli ön sevişme yapar ve kadının klitorisini uyarırsa zaten vajina ıslanacak ve kadın cinsel ilişkiye hazır hale gelecektir. O zaman da acı ve ağrı olmadan ilişki çok rahat biçimde gerçekleşecektir. İlişki çok rahat gerçekleştiğinde de çoğu çiftin kafasında soru işareti oluşur ve cinsel ilişkjiyi başaramadıklarını düşünürler, çünkü hem erkeğin hem de kadının kafasında ilk ilişkinin zor olması gerektiği ile ilgili bir cinsel mit vardır. İlk gece çok kanama olacağı korkusu da kadının en önemli korkularından biridir. Kızlık zarı aslında sanıldığının aksine vajina ağzını bir perde gibi kapatmaz, ortasında adet kanının aktığı bir delik vardır. Yani aslında kızlık zarı zaten doğuştan deliktir. Kızlık zarının birçok çeşidi vardır, ancak en yaygın olarak görülen anüler kızlık zarı denilen yapıda eğer kadın kendini kasmaz ve yeterince uyarılmışsa kanama olmaz. Yani ilk gece kanaması aslında kadının kendini kasmasından dolayı gerçekleşir. İlk gece kanamasının yanı sıra kanamanın olmaması da yine çoğu kadının korkularından biridir. Çünkü hala toplumumuzda kanama ile bekaret eşdeğer tutulduğundan kanama olmadığında erkeğin kendisinden şüphe edeceği ve ilk gece onu muayeneye götüreceği korkusu, çoğu kadında fobik tepkilere ve psikosomatik belirtilere dahi sebep olabilmektedir. Hayatında hiçbir cinsel deneyimi olmamış genç kızlarımız bile kendilerinden şüphe edebilmekte ve ''ya ilk gece kanamam olmazsa'' korkusu ile karşı cinsle ilişki kurmaya ve evlenmeye çekinmektedirler. Gerçek şudur ki, kanama olması ya da olmaması kadının bekaretinin simgesi değildir, bekaret aslında beyindedir. Ancak gerçek hayatta bunca yıllık yerleşmiş yanlış inanışları yıkmak ve bu korkuları yaşayan kadınları rahatlatmak çoğu zaman pek de kolay omamaktadır. Yine ilk gece kilitli kalma korkusu da çiftkerin yaşadığı en büyük korkulardan biridir. Bu bir şehir efsanesidir. Vajina kaslarının kasılıp da erkeğin penisini içeriye sıkıştırması gibi bir durum mümkün değildir.
İlk gece ile ilgili korkuları sadece kadılar yaşamaz, aslında erkeklerin de ilk gece korkusu yoğun bir şekilde vardır. İlk gece ile erkeklerin yaşadığı korkuları da şu şekilde sıralayabiliriz:
Performans aksiyetesi yani eşi tatmin edememe
Ereksiyon olamama
Erken boşalma
Penis boyu ile ilgili takıntılar
İlk gece ilgili erkeklerin en sık yaşadığı korkulardan biri ilk gece başarısız olma ve eşi tatmin edememe korkusudur. Cinsellik bir sınav ya da yarış değildir, önemli olan eşle sevgiyi ve hazzı paylaşmaktır, dolayısıyla cinsellikte başarısızlık diye birşey yoktur. Ancak cinsel deneyimi az olan ya da hiç olmayan erkekler ilk geceyi gözlerinde fazlaca büyütebilmekte ve kendileriyle ilgili gereksiz korku ve kaygılara kapılabilmektedirler. Birbiriyle ilk deneyimini yaşayan bir çiftin mükemmel bir cinsellik yaşamasını bekleyemeyiz. Kadın ve erkek öncelikle birbirini cinsel yönden tanımalı ve uyumu sağlamalıdır, bu nedenle ilk gece ile ilgili abartılı bekletiler yerine daha gerçekçi beklentiler oluşturmak gereklidir. Yine erkekler en fazlsa ilk gece ereksiyon sorunu yaşamaktan korkarlar. Erkeğin daha önce olumsuz cinsel deneyimleri olduysa, özellikle ilk cinsel ilişkisinde ereksiyon sorunu yaşadıysa evliliğin ilk gecesinde de ereksiyon sorunu yaşama korkusu olabilir. Yine erken boşalma da erkeğin ilk gece yoğun yaşadığı kaygılardan biridir. Penis boyu takıntısı da çoğu erkeğin ilk ilişkide eşinin kendisi ile ilgili olumsuz düşüneceği korkusuna neden olabilir ve çoğu erkeğin evlenmekten çekinmesinin en önemli nedenlerinden biri de penislerinin boyutunu yeterli bulmamalarıdır. Erkeklerle ilgili saydığımız bütün korkular aslında erkeklerin cinselliğe karşı tek tip bir bakış açısına sahip olduklarının ve performansa gereğinden fazla önem verdiklerinin bir göstergesidir. Oysa ki her kadın ve erkek birbirinden farklıdır ve önemli olan çiftin birbirini tanıması ve cinsel olarak birbirilerine kendilerini doğru bir şekilde ifade etmeleridir.
Görüldüğü gibi ilk gece ile ilgili hem kadının hem de erkeğin korkuları vardır ve bu korkular birbirini besleyebilir, uzun yıllar süren cinsel sorunlara neden olabilir. Öncelikle doğru ve güvenilir cinsel bilgiye ulaşmak çok önemlidir. Evlilik öncesi cinsel bilgi edinmek, kendi bedenini ve cinsel organını tanımak gereklidir. Çift evlilik öncesi cinsel ilişkiye kültürel ve dini görüşlerinden dolayı sıcak bakmıyor olabilir, ancak evlilik sonrasında sıkıntı yaşamamak için en azından çift cinsellikle ilgili konuşmalı, cinsel olarak nelerden hoşlanıp hoşlanmadıklarını birbirlerine ifade etmelidir ve birlikte cinsellikle ilgili yayınları okumalıdır. ift birbirini yeterince tanır, ilk gece ile ilgili gerçekçi beklentilere sahip olur ve sadece o ana odaklanıp sevişlmenin tadını çıkarırsa keyifili ve sorunsuz bir ilk ilişki yaşayacaktır. Ayrıca ilk gece ile ilgili kaygılar ve korkuları olan çiftlerin evlilik öncesi rehberlik ve danışmanlık hizmeti almak için bu konularda uzman olan kişilere başvurmaları da çok doğru bir davranış olacaktır. Henüz ülkemizde yaygın olmasa da cinsel danımanlık ve rehberlik hizmeti çok önemli bir hizmettir. Evlilik öncesinde çiftlerin cinsellik hakkında bilgi edinmek için bu hizmetten yararlanmalarını öneririm, böylece ilk ilişkilerini daha sağlıklı bir şekilde yaşayabilirler ve ileride yaşanacak olası cinsel sorunları da önleyebilirler.
