Hpv virüsü

Hpv virüsü
HPV virüsü 100’den fazla çeşidi olan bir enfeksiyondur. HPV’nin her çeşidi vücudun herhangi bir bölgesinde – genital bölge veya anüs etrafında çıkabilecek genital siğiller, ellerde , ayak tabanında, ağızda ve üst solumun sisteminde çıkabilecek siğiller – anormal bir büyümeye sebep olabilir.


Hpv enfeksiyonları yaygın olarak görülür. ABD’de yaklaşık 20 milyon kişide genital siğillere veya başka lezyonlara sebep olan HPV enfeksiyonu vardır. Hpv enfeksiyonlarının bazıları rahim kanserine sebep olabilmektedir, ama çoğu kansere yol açmaz.

Semptomları : HPV enfeksiyonu genelde siğil veya başka bir lezyonu olmadığından farkedilmez. Hastalığın semptomlarını göstermeseniz dahi, bu semptomlar ortaya sonradan çıkabilirler ve hastalığı başkasına bulaştırabilirsiniz. Hastanın semptomları taşıdığı HPV enfeksiyonunun çeşidine göre çeşitlilik gösterebilir.


  • Genital siğiller : Genital siğiller kanser habercisi değildir; genital bölgede küçük ten renginde veya gri renkte şişliklerdir, karnıbahar şeklini alacak şekilde birçok siğilin beraber toplanması şeklinde de görülebilir. HPV enfeksiyonunun 6 ve 11 tipleri buna sebep olur. Bu hpv tiplerinin genelde kanserle bir ilgili yoktur. Kadınlarda, bu siğiller genellikle vulvada, bazen de anüs çevresinde, vajina içinde veya rahimde gözükebilir. Erkeklerde ise, penisin ucunda veya gövdesinde, testislerde veya anüsde yer alabilir. Genital siğiller nadiren ağrıya sebep olurlar.
  • Premalign genital lezyonlar : Belli HPV enfeksiyonları kanser öncesi lezyonlara sebep olan hücresel değişikliklere neden olabilirler. Bu anormal durumlar en çok Smear testinde ortaya çıkar. Düşük dereceli anormallikler genelde tedaviye gerek kalmadan hücrelerin normale dönmesiyle sonuçlanır. Hpv enfeksiyonunun 6 ve 11 tipi bu çeşit anormalliklere sebep olur. Yüksek dereceli anormallikler normale dönmeye pek meyilli değildir ve bazıları rahim ağzı kanserine sebep olabilir. Hpv enfeksiyonunun 16 ve 18 tipi bu çeşit yüksek dereceli anormalliklere sebep olur.
  • Oral ve üst solunum lezyonları :Bazı Hpv enfeksiyonları siğillere ve dilde, bademciklerde, damakta, gırtlakta ve burunda oluşabilecek diğer lezyonlara sebep olurlar. Bu lezyonlar tip 6 ve 11 gibi düşük riskli hpv çeşitlerinin veya 16 ve 18 gibi yüksek riskli hpv çeşitlerinin sonucu olabilir.
  • Serviks kanseri ve diğer tümörler : Yüksek risk taşıyan birçok Hpv enfeksiyon çeşidi genelde kansere dönüşmez, fakat 2 yıldan uzun süren kalıcı enfeksiyonlar büyük bir kanser riski oluştururlar. Aşırı adet kanaması veya adet periyodları arası kanama gibi anormal vajinal kanamalar serviks kanserinin belirtileridir. Hemen hemen tüm serviks kanserleri Hpv virüsü nedeniyle olmaktadır. Dünya çapında çok fazla kadın serviks kanserine yakalanmaktadır çünkü birçoğu çok önemli olan smear testini yaptırmamaktadır. Tüm serviks kanserinin % 70’i 16 ve 18 tip Hpv çeşitleri sebebiyle olur. Bu tipler, aynı zamanda genital organ kanserleri, anüs, ağız ve üst solunum kanserlerine de neden olabilirler.
  • Genel siğiller :Bu tip siğiller zararlı olmayan ve genelde ellerde, parmaklarda ve parmak aralarında oluşan cilt büyümeleridir. Bunlar pürüzlü, kabarık yumrulardır. Görünüşlerinden dolayı can sıkabilirler; aynı zamanda ağrılı, yaralanma ve kanamaya hassas da olabilmektedirler. Çoğu çocuk ve genç bu siğillere sebep olan Hpv’ye yakalanmış olabilir, ama sadece küçük bir yüzdesi siğillenir. Çoğu kişide 20 yaşından sonra siğil çıkmaz.
  • Ayak tabanında çıkan siğiller :Bunlar sert, damarlı, zararsız büyümelerdir ve genellikle topuklarda ve ayakta en çok baskıyı hisseden kısımlarda çıkarlar. Bu siğiller rahatsızlık ve ağrı yapabilir.Ayak tabanında çıkan siğiller her ne kadar yetişkinlerde görülse de; birçok yetişkin bunlarla çocukluk veya gençlik dönemlerinde tanışmaktadırlar.
  • Düz siğiller : Düz siğiller cildinizden koyu renkte olan, genellikle yassı başlı, hafif kabarık, zararsız lezyonlardır. Çoğunlukla yüz, boyun, eller, dirsekler ve dizlerde görülürler. Düz siğile sebebiyet veren hpv enfeksiyonları genellikle çocukları ve ergenleri ve genç yetişkinleri etkiler.
Doktora ne zaman başvurmak gerekir?
Eğer siz veya çocuğunuzda rahatsızlık veya ağrıya sebep olan herhangi bir çeşit siğil varsa, doktorunuza başvurmanızda fayda vardır.
Kadınların düzenli olarak smear testi yaptırmaları çok önemlidir. Smear testi serviks kanserine dönüşebilecek bir HPV enfeksiyonunu ortaya çıkarmanın en iyi yoludur.
Nedenleri?
Virüs vücuda bir kesikten, bir sıyrıktan veya derinin en üst tabakasında hissedilmeyen bir yaradan girer ve Hpv enfeksiyonu gerçekleşir. Virüs öncelikle cilt cilde temasla bulaşır. Genital siğil ve alakalı lezyonlara sebep olan HPV enfeksiyonları cinsel ilişki ile bulaşır. Oral veya üst solunum a ait lezyonlara sebep olan bazı Hpv enfeksiyonları oral seks ile bulaşır. Nadiren, virüsü taşıyan bir anne doğum sırasında bunu bebeğine bulaştırabilir.
Risk faktörleri?
Hpv’ye sık rastlanır; hastalığın risk faktörleri şöyledir:
  • Cinsel ilişkide bulunulan partnerlerin sayısı : Kişinin partner sayısı ne kadar fazlaysa, hastalığa yakalanma olasılığı da o kadar fazladır. İlişkide bulunulan kişinin birçok partnerle birlikteliği de riski arttırmaktadır.
  • Genç yaş : Genital HPV enfeksiyonları sıklıkla 25 yaşından genç cinsel aktif yetişkin kadınlarda smear testi ile ortaya çıkarılmaktadır. Bunun sebebi bu yaşlarda yaşanan cinsel aktivitenin artmış olması da olabilir, bu yaşlardaki kadınların virüse karşı daha duyarlı olmaları da olabilir. Ergen erkekler ve genç baylar da risk grubundadır ama onlarda virüse rastlanmamaktadır. 
  • Savunmasız bağışıklık sistemi : Bu gruptakiler Hpv enfeksiyonları açısından büyük bir risk altındadır. Bu savunmasızlığın sonu HIV / Aids ‘le sonuçlanabilmektedir. 
Hpv enfeksiyonlarının esas risk faktörü genel siğiller, ayak tabanındaki siğiller ve düz siğillers sebep olan genç yaş faktörüdür. Çocuklar ve ergenler bu tip Hpv enfeksiyonlarına karşı daha savunmasızdırlar.
Testler ve teşhis
HPV enfeksiyonunun teşhisi için aşağıdaki testler gerekebilir :
  • Görsel muayene : Siğil veya lezyon mevcutsa
  • Sirke çözümü testi : Doktorunuz HPV enfeksiyonlu alanları beyaz yapan sirke çözümü testi uygulayabilir. Bu, görmesi zor düz lezyonları görmede kolaylık sağlar. Çoğu durumda, HPV’nin tipini belirlemenin gereği yoktur çünkü görünür siğil ve lezyonlara sebep olan HPV tipleri kansere yol açmaz.
  • Smear testi : Vajinal muayene esnasında doktorunuz serviksten hücre örneği toplar ve analiz için laboratuvara gönderir. Eğer laboratuvar sonucundan bir netice alınamazsa, doktorunuz HPV DNA testi isteyebilir. Smear testiniz’de bir anormallik yoksa, doktorunuz HPV DNA testini istemeyecektir.
  • DNA testi : Bu test, serviksten alınan hücreler sayesinde, tip 16 ve 18 de dahil olmak üzere toplam 13 yüksek riskli HPV virüsünü ortaya çıkarabilir. Eğer DNA testi yüksek riskli HPV enfeksiyonunu işaret ediyorsa, kanser riski fazladır. Eğer son zamanlardaki smear testlerinizin sonuçları normalse ve 30 yaşından büyükseniz; doktorunuz smear testlerinize ek olarak HPV DNA isteyebilir. Her iki test de negatifse, bir sonraki Smear + DNA testiniz 3 sene sonra olmalıdır. Eğer smear testiniz negatif ama DNA testiniz pozitifse; doktorunuz sizi daha erken bir tarihte muayene etmek isteyebilir.
Tedavi ve ilaçlar
HPV enfeksiyonunun tedavisi yoktur. Çoğu vakada, bağışıklık sisteminiz virüsü vücuttan atar ve siğiller tedavisiz bir şekilde ortadan kalkar.
Siğillerden kurtulmak için evde veya doktorunuz tarafından uygulanabilecek bazı tedaviler mevcuttur. Bunlar HPV’nin yoğunluğunu azaltmaya yöneliktir ama virüsü ortadan kaldıramazlar. Örneğin; genital siğilleriniz ortadan kalkmış olsa dahi, cinsel ilişki ile partnerinize hala virüsü bulaştırma riskiniz vardır.
Genital siğiller
Genital siğillerin tedavisi şunları içerir;
  • Imiquimod (Aldara) isimli reçete ile satılan ve bağışıklığın HPV ile savaşması gücünü arttırma amaçlı kullanılan krem
  • Podofilox (Condylox) genital siğil dokusunu ortadan kaldırmak amacıyla krem şeklinde kullanılan krem
  • Trichloroacetic asit; genital siğilleri yakmada kullanılan bir çeşit kimyasal tedavi
  • Kriyoterapi kullanarak dondurma işlemi
  • Koterizasyon kullanarak siğilleri yakma işlemi
  • Operasyonla siğilleri alma
  • Lazer operasyon
Yüksek dereceli – kanser öncesi lezyonların tedavisi
Doktorunuz düşük dereceli kanser öncesi lezyonları büyük bir olasıkıla tedavi etmeyecektir; çünkü bunlar kendiliğinden geçer ve kansere dönüşmezler. Ancak düzenli olarak smear testi yaptırarak problemin ortadan kalktığından emin olmalısınız.
Doktorunuz yüksek dereceli kanser öncesi lezyonların alınmasını önerecektir; çünkü bunlar kansere dönüşebilmektedir. Tedavi seçenekleri şöyledir :
  • Operasyon
  • Lazer operasyon
  • Kriyoterapi
  • Koterizasyon
Diğer siğillerin tedavisi
Ayak tabanında görülen ve düz siğillerin tedavisinde;
  • Zaman içinde siğilin katmanlarını yok eden Salisilik asit
  • Imiquimod (Aldara)
  • Kriyoterapi
  • Operasyon
  • Lazer operasyon
Korunma
Genital siğiller ve ilgili lezyonlar
Genital siğil ve ilgili lezyonları geliştirme riskinizi aşağıdaki maddeleri uygulayarak yapabilirsiniz :
  • Tek eşli olmak
  • Cinsel partnerlerin sayısını azaltmak
  • İlişki sırasında hepsini olmasa da bazı Hpv tiplerinin bulaşmasını önlemek için prezervatif kullanmak
Gardasil isimli aşı kadınları tip 6, 11, 16 ve 18 HPV enfeksiyonlarına karşı korumaktadır. İdeal olan, bir kadının cinsel aktif olmadan bu aşıyı olmasıdır. Aşı kadınları sadece henüz karşılaşmadıkları tiplerdeki Hpv virüslerine karşı korur.
Cervarix isimli aşı ise bivalan bir aşıdır ve HPV tip 16 ile  HPV tip 18’e benzer partikülleri içerir ve kanserojen olan  HPV tip 16 ile  HPV tip 18’e karşı koruma sağlar.
Aşı serviks kanseri ile savaşmada çok kuvvetli yeni bir yöntemdir ve çoğu doktor hastalarını gerekli yaşta aşı olmaları için teşvik etmektedir.
Cinsel aktif birçok genç kız ve kadın aşıdan yarar sağlayacaktır. Eğer bir hpv enfeksiyonu geçirdiyseniz, aşının içindeki tğm tipleri geçirmiş olmanız mümkün değildir. Hpv enfeksiyonu riski olan birçok kişi için, aşının faydaları bilinen risklerinin önüne geçmektedir. Klinik denemelerde ortaya çıkan yan etkiler iğne yerinde oluşan hafif bir ağrıdır. Eğer risk altında olduğunuzu düşünüyorsanız; aşı olmak için doktorunuzla temasa geçiniz.
Hpv aşısı şu anda erkeklere önerilmemektedir; ancak bu aşılama stratejisinin yararları henüz araştırılmaktadır. Erkeklerin aşılanması onların gelecekte olacak cinsel partnerlerine belirli faydalar sağlayacaktır.
Genel siğiller
Genel siğillere neden olan hpv’den korunmak zordur. Eğer genel siğiliniz varsa, enfeksiyonun yayılmasını ve yeni siğillerin oluşumunu önlemek amacıyla siğillerle oynamayınız ve tırnaklarınızı yemeyiniz.
Ayak tabanında çıkan siğiller
Ayaklarınızı temiz ve kuru tutarak; temiz çorap giyerek; halka açık havuz ve soyunma odalarında ayakkabı veya sandalet giyerek bu tarz siğillerden korunabilirsiniz.
Rahimağzı kanseri aşısı
Rahimağzı kanseri aşısının özelliği nedir?
Sadece Amerika’da yılda 10.000 kadın rahimağzı kanseri olur, ve bu sebeple yılda yaklaşık 4.000 ölüm gerçekleşir. Rahimağzı kanseri kadınları hala gençken yakalayabilmektedir. O sırada kadın bebek sahibi olmaya çalışıyor olabilir. Rahimağzı kanseri tedavisi olan bir kadında doğurganlık imkansız olur.
Rahimağzı kanseri aşısı ne işe yarar?
Cinsel ilişki ile bulaşan HPV’nin birçok tipi, birçok vakada rahimağzı kanserinin sorumlusudur. Rahimağzı kanseri aşısı özellikle HPV tip 16 ve 18’i engeller. Aslında, rahimağzı kanseri aşısı kanseri daha ilk aşaması bile başlamadan engeller. Rahimağzı kanseri aşısı genital siğil yapan ama kanserle ilgili olmayan tip 6 ve 11’e de etki eder.
Aşı ne zaman uygulanmalı?
Aşıyı, genç kızların 11-12 yaşlarında, hatta 9 yaşında dahi yaptırmaları tavsiye edilmektedir. Böylece, genç kızın bağışıklık sistemi HPV virüsüne karşı daha o yaştan ektive olur. Bu yaşta aşılama ile en yüksek antikor seviyesine ulaşılır. Antikor seviyesi ne kadar yüksek olursa, korunma da o kadar yüksek olur.
Aşı 6 ay içerisinde 3 adet enjeksiyon şeklinde uygulanır. 2.doz birincisinden 2 ay sonra, 3.doz ise ikincisinden 4 ay sonra uygulanır.
Aşı neden 3 doz uygulanıyor?
Neden 3 doz uygulandığı bilinmemektedir çünkü ne kadar antikor düzeyinin HPV’den yeterli korunmayı sağladığı bilinmemektedir.
Erken klinik testlerde araştırmacılar kadınlarda her 3 dozda da, antikor düzeylerinin yükselmeye devam ettiğini gözlemlemişlerdir.
Antikor düzeyi aşı olmayı bıraktığınız zaman ister istemez düştüğünden dolayı, yıllarca HPV’den korunabilmek için yüksek antikor düzeyleri ile başlamak mantıklıdır. Zamanla, 3 doz aşı gerekli olmayabilir veya yıllar sonra kuvvetlendirici bir aşının gerekliliği keşfedilebilir. Bunlar, konuyla ilgili şu anda bilinemeyen bazı detaylardır.
Cinsel olarak aktifseniz, aşının yine de yararı var mıdır?
Evet. Klinik testlerde aşı, bazılarında bir veya daha fazla HPV tipi geçirmiş olan cinsel aktif 26 yaşında ve genç kadınlarda etkili olmuştur. Rahimağzı kanseri aşısı daha önce bunlara maruz kalmamışsanız; tip 6, 11, 16 ve 18 HPV virüslerini engeller.  Bu zamana kadar ne kadar çok kişiyle birlikte olmuşsanız, 6, 11, 16 ve 18 de dahil olmak üzere, HPV tiplerinden birine maruz kalma riskiniz de o kadar fazladır.
Bazı uzmanlar 18 – 26 yaş aralığındaki kadınları doktorlarıyla cinsel geçmişleri üzerinde konuşmaları konusunda teşvik etmektedir böylece aşının yararlı olup olmayacağına karar versinler.
Aşının riski veya yan etkisi var mı?
Rahimağzı kanseri aşısı güvenlidir. Amerika’da 16 milyondan fazla doz satılmıştır. En yaygın şikayet aşı yerinde ağrıdır. Düşük dereceli ateş ve gribe benzer semptomlar da görülebilir. Bazen aşılanmadan sonra özellikle ergenlerde baş dönmesi ve bayılma da gerçekleşebilir. Ancak, yan etkiler genelde hafiftir.
Ancak, bazı ciddi yan etkiler de bildirilmiştir. Ciddi allerjik durumlar, felç gibi nörolojik durumlar, beyinde şişkinlik hatta ölüm gibi. Neredeyse tüm yan atkilere ilişkin raporlar aşılanmanın kendisinden değil; zamanlamasıyla ilgili gözükmektedir.
Tüm yeni aşılarda olduğu gibi, bunda da gözlemleme hala devam etmektedir. Aşı olan bayanlar aşılanma sonrası 15 dakika kadar bayılma ve allerjik reaksiyonu önlemek için ayağa kalmamalıdır.
Aşı sonrası smear testine hala gerek var mı?
Kesinlikle var; ve bu çok önemli bir nokta. Rahimağzı kanseri aşısı smear testinin yerine geçemez. Düzenli yapılan muayene ve smear testleri kadın sağlığı açısından son derece önemlidir.

Bu makale 18 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Fatih Şendağ

Prof.Dr. Fatih ŞENDAĞ, 1969 yılında Adana'da doğmuştur. Lisans öncesi öğrenimlerinin ardından,1986 yılında Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini 1992 yılında başarıyla tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. İhtisasını ise Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde yapmış ve 1998 yılında Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı olmuştur. 2004 yılında Doçent, 2011 yılında ise Profesör ünvanı almıştır. Türk Jinekoloji Obstetrik Derneği, Türkiye Osteoporoz Derneği, American Society for Reproductive Medicine, Jinekolojik Endoskopi Derneği,Üreme Sağlığı ve İnfertilite Derneği, European Society of Human Reproduction and Embryology,American Association of Gynecological Laparoscopists,European Society of Gynecolocigal Endoscopy,Middle East Society of Gynecological Endoscopy üyesi olan Prof.Dr Fatih ŞENDAĞ, evli olup iki çocuk bab ...

Yazarı sosyal medya'da takip edin
instagram
facebook
linkedin
Etiketler
Virüs
Prof. Dr. Fatih Şendağ
Prof. Dr. Fatih Şendağ
İzmir - Kadın Hastalıkları ve Doğum
Facebook Twitter Instagram Youtube