Ortopedi, "doğru, düzgün" anlamındaki "orto" ile "çocuk, çocukla ilgili" anlamındaki "pedi" eklerinden türetilmiş bir kelimedir. Nicolas Andry tarafından 1658'de “Çocuklukta bedensel deformitelerin engellenmesi ve düzeltilmesinin yolu ”olarak tanımlanmıştır.
Fonksiyonel Çene Ortopedisi ise
“büyüme-gelişim sürecinde, çene kemiğinin gelişimini yöneten kas ve sinir sistemi üzerinde doğrudan etki oluşturarak anormallikleri engellemeyi ve tedavi etmeyi amaçlayan bir diş hekimliği uzmanlığı” olarak tanımlanabilir.
Bu doğrultuda büyüme- gelişim takip edilir, doğru fonksiyonu sağlamak ve bozucu alışkanlıklardan kaçınmak için hasta ve ebeveynleri bilgilendirilir, sapmalar görüldüğünde etken tespit ve tedavi edilir.
Genellikle kulak-burun-boğaz uzmanı, konuşma terapisti, pedagog gibi uzmanlarla ortak çalışmak gerekir. Çocuk, ebeveyn ve hekim sacayakları arasında uyum, işbirliği ve güven gerektiren, dengeli bir daimi dişlenme oluşturulana kadar devam eden uzun bir süreçtir.
Dişler önceliklerimizden değildir. Onların hareketi diğer dokulardaki değişikliğe uyumla gerçekleşecektir. Amaç dişlerin oturduğu kemik kaidenin ve tüm çene yüz kompleksinin doğru gelişimini teşvik etmektir.
Fonksiyonel çene ortopedisi kullanılarak yapılan bir müdahale, doğru kas fonksiyonunu sağlayıp uygun kemik büyüme gelişimine yol açacak doğru uyarımı oluşturmayı hedefler. Ağızda oluşturulacak her değişiklik beyine giden uyarımı değiştirir, bu da beyinden gelecek uyarımı ve oluşacak cevabı değiştirir. Fonksiyonel çene ortopedisi uygulamaları ağızda konumsal ve işlevsel bir değişiklik yaratır, oluşan yeni durum beyne yeni bilgiler iletir, yeni duruma uygun yeni cevaplar ise yeni büyüme konseptini oluşturur.
Bedenimizi oluşturan kas ve organlar belli görevleri yürütmek üzere iş birliği yapan gruplara dahildir, fonksiyonlarına göre özelleşip şekil alırlar. Yapıların başlangıç formları genetik faktörlerce şekillendirilse de büyüme, çevre yapıların uyguladığı kuvvetlere verilen cevaplar sayesinde oluşur. Tüm fonksiyonel üniteler de birbirleriyle hem fonksiyonel hem de yapısal olarak bağlantılıdır. Bu nedenle çeneler bölgesinde fonksiyona, yapıya veya konuma dair sapmalar, izlerini bedenin geri kalanında mutlaka gösterir. Mesela üst soluk yolunun daraldığı durumlarda çocuk daha rahat nefes almak için başını geri atmalıdır. Ancak bu şekilde ufku göremeyeceğinden boynunu öne uzatır. Omuzlar önde, sırt hafif kamburdur.
Çene yüz bölgesini şekillendiren temel işlevler solunum, çiğneme ve yutkunmadır. Çocuğun sağlıklı büyüme-gelişimi için bu işlevlerin doğru ve yeterli olması gerekir.
Çocuğun 2 yaşından itibaren çene ve yüz bölgesinin gelişimi konusunda yetkin bir diş hekimi tarafından takip edilmesi hem doğru fonksiyonun sağlanması hem de gelişimi bozucu alışkanlıklardan kaçınılması için çok faydalıdır. Aksi durumda ebeveynlerin konu hakkında bilgilenmek için epeyce emek harcaması gerekir. Çükü değişen yaşam biçimlerimiz, beslenme alışkanlıklarımız, günlük hayatımızda artan kimyasallar, elektromanyetik vb dalgalar, GDO’lar, radyasyonlar … derken bizim çocukluğumuz çocuklarımızınkine referans olmaktan çoktan uzaklaşmıştır.
*Kaynak belirtilmemiş resimler “Antonio Patti, Guy Perrier D’Arc: Erken ortodontik tedavi” kitabından alınmıştır.