Dudak damak yarıkları,

Dudak damak yarıkları,

Dudak ve damak yarıkları halk arasında “tavşan dudak”, “kurt ağzı” gibi tabirlerle anılan doğumsal şekil bozukluklarıdır. Bebeğin anne karnındaki gelişimi sırasında organların şekillenmesi gebeliğin ilk üç aylık dönemi içerisinde gerçekleşir. Dudak ve damağın dolayısıyla üst ve alt çenenin oluşumu da bu periyot içerisinde ortaya çıkar. Bu şekillenme ceninin kafa ve yüz bölgesindeki yanlardan ve üst ortadan başlayan uzantıların birbiriyle birleşmeleri şeklinde olur. Bu birleşmeler soncunda dudağın şekillenmesi gebeliğin 4-7. haftaları arasında, damağın şekillenmesi ise 8-12. haftaları arasında gözlenir. Sözünü ettiğimiz bu birleşmelerin her hangi bir aşamada sekteye uğraması sonucunda dudak ve damak yarıklı bebek doğumları gözlenir. Genel toplumda dudak-damak yarıklarının görülme ihtimali 650-1000 canlı doğumda bir olarak hesaplanmıştır.

Sebepleri:           

Dudak-damak yarıklarının ortaya çıkmasında bilinmeyen sebepler yanında birtakım bilinen sebeplerde mevcuttur. Örneğin bazı vitaminlerin eksikliği bazılarının ise -A vitamini gibi- fazlalığı, açlık, her hangi bir nedenle annenin veya bebeğin oksijensiz kalması, annenin özellikle gebeliğin ilk üç ayı içerisinde almış olduğu bir takım ilaçlar(bulantı-kusma önleyici ilaçlar, kortizon türü ilaçlar, kanser ilaçları, bağışıklık baskılayıcı ilaçlar vb. birçok ilaç), gene gebelik esnasında herhangi bir nedenle(teşhis ve tedavi amaçlı ya da kazai olarak) annenin X ışınlarına(röntgen) maruz kalması, gene annenin gebeliğin ilk üç ayı içerisinde geçirmiş olduğu kızamıkçık vb. hastalıklarla bazı virütik hastalıklar bebeğin yarık dudak-damaklı doğmasına neden olabilmektedirler. Diğer önemli bir sebep ise kalıtımsal geçiştir. Kendilerinde doğuştan dudak-damak yarığı olan ebeveynlerin çocuklarında bu problemin ortaya çıkma olasılığı toplumdaki ortalama görülme sıklığından oldukça fazla bulunmuştur. Böyle ebeveynlerin bir de yarık dudak-damaklı çocukları varsa doğması beklenen bebeklerinde bu anomalinin görülme ihtimali daha da fazladır. Bu durum dudak-damak yarıklarının kalıtsal geçiş gösteren bir anomali olduğunu kanıtlamaktadır.

Tipleri: 

Dudak ve damak yarıkları yalnızca dudakta veya damakta ya da dudak ve damakta birlikte görülebilirler. Dudakta veya küçük dilde küçük bir çentik şeklinde görülebilecekleri gibi hem dudağı hem damağı ve hem de diş kavsini kat edecek şekilde boydan boya yarık şeklinde de olabilirler. Tek taraflı veya çift taraflı olabilirler. Bazen de dışarıdan görünen bir belirti yoktur. Röntgenle tesadüfen fark edilebilen gizli yarık şeklinde de bulunabilirler.

Karşılaşılan sorunlar:

Dudak ve damak yarığının bizzat kendisine bağlı ve yüz iskeletinin gelişme bozukluğuna bağlı olarak estetik görünüm bozukluğu karşılaşılan en önemli sorunlardan biridir. Bu durum özellikle bebeğin ilk doğduğu dönemlerde anne babanın ve aile efradının psikolojisi üzerinde çok yıkıcı bir etkisi olur. Alt ve üst diş kavislerinin gelişim bozukluğuna bağlı olarak dişler düzgün ve tam olarak çıkmazlar. Bu durum ısırım bozukluklarına ve dolayısıyla çiğneme bozukluklarına yol açabilir. Bu çocuklar annelerini emerken ya da biberonla beslenirken ağız içinde vakum oluşturamazlar ve dolayısıyla ememezler. Bu da beslenme bozukluğunun başka bir nedenidir. Dudak- damak yarıklı çocuklarda yutkunma problemi de mevcuttur. Emdikleri gıda ya burunlarından gelir ya da solunum yoluna veya östaki kanalına kaçar. Bunun sonucunda beslenme yetersizliği, orta kulak iltihabı ve solunum yolu enfeksiyonları sıklıkla görülebilir. Bu çocuklarda karşılaşılan en önemli sorunlardan biri de konuşma bozukluğudur. Bunlarda konuşurken havanın büyük bir bölümü ağız boşluğu yerine burun boşluğuna kaçtığı için birtakım sesleri çıkaramama ve burundan konuşma durumu gözlenir.

Tavsiye edilen koruyucu önlemler 

Akraba evliliği: Kalıtsal geçiş gösteren doğumsal şekil bozukluklarının akraba evliliklerinde görülme sıklığının normal popülasyondaki görülme sıklığına göre daha yüksek olduğu artık herkes tarafından bilinen bir gerçektir.

İlaç kullanımı: Eğer gebe olduğunu fark etmeden özellikle ilk üç aylık periyotta her hangi bir ilaç alınmışsa bunun risk taşıyan bir ilaç olup olmadığı ayrıntılı bir şekilde araştırılmalı ve gerekirse gebeliğin sonlandırılması tartışılmalıdır. Özellikle ilk üç aylık dönemde anne adayı, mümkünse hiç ilaç kullanmamalıdır. Aş eren anne adaylarının da özellikle bulantı-kusma önleyici ilaçları kullanmaktan kaçınmaları gerekir.

Röntgen: Anne adaylarının gebelik boyunca radyasyona maruz kalmamaları gerektiği bugün artık tartışmasız bir kuraldır.

Kızamıkçık: Daha önce kızamıkçık geçirmemiş bayanlara bugün artık gebe kalmadan önce kızamıkçık aşısı önerilmektedir. Çünkü özellikle gebeliğin ilk üç ayında geçirilen kızamıkçık vb. ateşli döküntülü hastalıkların doğumsal anomalilere neden olduğu kesin olarak bilinmektedir.

Yarık dudak-damaklı çocukların takip ve bakımında tavsiye edilen önlemler: 

Beslenme: Bu bebekler yatar vaziyette değil yarı oturur vaziyette beslenmelidir. Annelerini ememeyecekleri için anne sütü sağılarak bebeğe kaşıkla verilebilir. Damak yarıklı çocuklar için üretilmiş olan ve piyasada satılan özel damaklıklı biberonlarla beslenmelidir. Damaktaki yarığı kapatarak ağız içinde vakum oluşturmayı ve emmeyi kolaylaştırmak amacıyla ortodonti uzmanlarınca imal edilen damak plakları da bu konuda oldukça yardımcı bir yöntemdir. Beslenirken gıdaların burundan gelmesi, östaki borusuna ve nefes borusuna kaçması kesinlikle önlenmeli ve yeterli şekilde beslenebilmelidirler. Bu çocuklar doğar doğmaz bir çocuk hekiminin kontrolüne girmeli ve onun tarafından yakından takip edilmelidir.

Yatış şekli: Bu bebekler uyutulurken mümkün olduğu kadar yan ve yüzükoyun yatırılmalıdırlar. Nadiren yarık damakla beraber alt çene küçüklüğü ve dil sarkması durumu gözükebilir. Bu durumda bebekte ciddi solunum problemi ve hatta boğulma olabilir. Bunların daha da özel bakım ve takibe ihtiyaçları vardır ve kesinlikle sırt üstü yatırılmaması gerekir.

Ateşlenme: Yarık damak-dudaklı çocuklarda ateş görüldüğü zaman bunu çok ciddiye almak gerekir. Çünkü orta kulak iltihabı ya da pnömoni olma olasılığı çok yüksektir. Hemen bir çocuk veya KBB uzmanına gösterilmelidir.

Zamanında ameliyat: Dudak-damak yarıklı doğan çocukların uygun yaşlarda ve uygun yöntemlerle bu konuda deneyimli Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanları tarafından ameliyat edilmeleri çok büyük önem arz eder.

Diğer taraftan bu çocukların bir ekip yaklaşımıyla da ele alınmaları zorunluluğu vardır. Örneğin beslenmeleri için Çocuk Uzmanı ve Diyetisyen, orta kulak iltihabı ve buna bağlı ortaya çıkabilecek işitme problemleri için Kulak Burun Boğaz Uzmanı ve Odyolog, çocuğun ve ailenin ruhsal problemleri için Psikolog ve Sosyal Hizmet Uzmanı, konuşma için Konuşma Terapisti, dişler-diş kavisleri ve üst çene gelişimi için Ortodonti Uzmanı, genetik inceleme için Genetik Uzmanı gibi birçok dal mensubunun bu takımda yer alması yararlıdır. Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı hem ameliyatları gerçekleştirir ve hem de bu ekip elemanları arasındaki koordinasyon ve iletişimi sağlar.

Dudak onarımı: Bu çocuklarda dudak yarığı onarımını 3-6 aylık dönem içerisinde gerçekleştirmek gerekir. Dünya da daha erken veya daha geç yaşları tercih eden merkezler vardır. Erken dönemde dudak onarımı hem çocuğun estetik görünümünü ve ailenin psikolojisini düzeltir ve hem de çarpık olan diş kavsinin aynı hizaya gelmesini sağlar. Burun kanatlarında da bir miktar düzelme olur.

Damak onarımı: Bunun için uygun yaş 12-18 aylık dönemdir. Damak onarımını da daha erken ya da daha geç yaşlarda yapmayı tercih eden merkezler mevcuttur. Damak onarımıyla damaktaki yarık kapatılmakta, bebeğin daha kolay beslenmesi sağlanmakta, orta kulak iltihabı ve pnömoni riski azaltılmaktadır. 12-18 aylık dönemde yani çocuk konuşmaya başlamadan önce damağın, problemsiz şekilde onarılması çocuğun normal konuşmayı öğrenmesini sağlayacaktır. Eğer damak onarımı daha geciktirilirse çocuk bozuk konuşmayı öğrenir ve ileride damağı ameliyat edilse de konuşması düzelmeyebilir. Konuşmasını düzeltmek için özel konuşma tedavisine ihtiyaç olur veya ekstra başka ameliyatlar gerekebilir.

Burun onarımı: Dudak-damak yarıklı çocuklarındaima burunlarında da problem vardır. Bu problem 16-18 yaşından sonra bunlara özel tekniklerle ameliyat edilerek düzeltilir. 

Çene operasyonları: Dudak damak yarıklı çocuklarda zamanında dudak ve damak onarımları yapılmış olsa dahi çene gelişimlerinde problemler ve bunlara bağlı fonksiyonel ve estetik bozukluklarla karşılaşılabilir. Bu problemlerin ortodontik yöntemlerle düzeltilemediği durumlarda çene cerrahisi operasyonları kaçınılmazdır. Ancak bu operasyonların yüz kemiklerinin gelişimini tamamladığı 17-18 yaşlarından sonra yapılmaları uygundur. Bu konuda da daha erken ve daha geç yaşları tercih eden merkezler vardır.

Bu makale 18 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Mesut Özcan

Prof. Dr. Mesut ÖZCAN, 1945 yılında doğmuştur. 1963 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimine 1969 yılında tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. İhtisasını ise 1969-1971 yılları arasında İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı'nda yapmış ve Genel Cerrahisi Uzmanı olmuştur.  1974 yılında Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde akademik karyerine başlamış olan Prof. Dr. Mesut ÖZCAN, 1976-1977 yılları arasında İsveç Uppsala Üniversitesi'nde Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi alanında eğitim almıştır. 1981 yılında Doçent, 1988 yılında Profesörlük kadrosuna atanmıştır. 1987-2006 yılları arasında Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı olarak görev yapmıştır. 1993 - 1999 yılları arasında aynı anabilim dalı bünyesi ...

Etiketler
Çene
Prof. Dr. Mesut Özcan
Prof. Dr. Mesut Özcan
Bursa - Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi
Facebook Twitter Instagram Youtube