Bebeğin sağlıklı büyüyebilmesi için annenin de sağlıklı olması gerekir. ‘Aman ben önemli değilim bebeğim iyi olsun da’ fikri ne gebelikte ne anne olduktan sonra kesinlikle yanlış bir fikirdir.
Annelerimizden gördüğümüz bu değilmidir. Anne saçını süpürge eder çocukları için.
Anne mutsuz ve sağlıksızsa ne karnındaki bebeğe ne de çocuklarına bakabilir.Yani ‘bebeğim için şunu yemeliyim,bebeğim için şunu yapmalıyım,aman düşük olur kıpırdamayayım’ yanlış. Tıbbi bir gereklilik yoksa hayattan elini eteğini çekerek sürekli istirahat etmek son derece yanlıştır. Heleki ‘karnımda bebek taşıyorum iki kişilik yemek yemek’ yapılabilecek en büyük hatadır.
Gelin mutlu ve sağlıklı olalım. Bebeğimiz,çocuklarımız da mutlu ve sağlıklı olsun.Sağlıklı ve mutlu olabilmek için neler yapmak lazım?
Beslenme;Normal de sizin için zararlı olan her bir şeyi zaten gebelikte de önermiyoruz. Alkol,sigara,yağlı ve şekerli besinler,az sıvı tüketimi… Zaten bunları yapmamanız gerekmiyor mu?
Hareket;Hareketsiz bir insanın kan dolaşımı azdır,hatta yatalak bir insanın kan dolaşımı iyice yavaşlayıp damar tıkanıklığı riski taşır.Hareketsiz insanın metobolizması düşüktür,barsak hareketleri azalır,aldığı besinleri yakamaz ve bunlar yağ olarak depolanır. Bunlar zaten bildiğimiz gerçekler. Peki hamile kalınca neden sürekli istirahat edilsin ki.Anne rahmindeki bebeğe nasıl kan pompalanacak, damarlar nasıl açık kalacak? Aşırıya kaçmadan düzenli,çok yormadan yürüşler,daha önce yapılmakta olan pilates veya yoga devam ettirilebilir.Karın içi basıncını aşırı arttırmayan sporlara devam edilebilir. Doktorunuz size ‘istirahat etmen gerekiyor düşük tehlikesi var’ demeden lütfen kan dolaşımınız azaltmayın. Hatta o güne kadar herhangi bir egzersiz programınız yoksa bundan sonra edinin.
Mutluluk;Mutluluğun sırrı gülümsemek,kendini sevmek,beklentisizlik,akışta olmak,akıntıya karşı kürek çekmemek,kendine iyi davranmak. İşte bu en önemlisi,kendinize iyi davranırsanız bebeğinize de iyi davranırsınız kötü davranırsanız bebeğinize de kötü davranırsınız.Bu sadece fiziksel anlamda vücudunuza,sağlığınıza olan davranışınız değildir. Kendinizi beğenmezseniz sevmezseniz hırpalarsanız bütün bu duygu ve düşünceler doğru doğacak bebeğinize yansır. Ruh haliniz düzgün olmazsa fiziksel olarak ta sağlıklı olamazsınız. Vücudumuzdaki pek çok hastalığı, bilmeden farkında olmadan kendimiz yaratırız. Bu yüzden öncelikle kendimize iyi davranacağız, kızmayacağız, eleştirmeyeceğiz, hırpalamayacağız, başkalarına yaptığımız gibi kendimize şans vereceğiz, başarısızlıklarımızda kendimizi eleştirip aşağılamak yerine olsun bir daha ki sefere daha iyisini yaparsın deyip kendimize güç ve moral vereceğiz, küçük bir çocuğu nasıl yüreklendiriyorsak bunu kendimize de yapacağız.
Mutluluğun bir diğer sırrı da ‘anda anı yaşamak ve kendinde olmaktır’. Gelmiş geçmiş başka zamanlarda değil içinde olduğun zamanda olmaktır. Başka insanlarda değil kendinde olmaktır. Gebeliğinizin başında yaşanmış veya ilerleyen haftalarda olabilecek olayları düşünüp gebeliği kendinize zehir etmeyin. O ayda, o haftada, o anda kalın içinizdeki minik bebeğin ve kendinizin varlığını hissedip içinizi ısıtın mutlu olun. Başkalarının söylediklerini yaptıklarını düşünmeyin kendi hamilelikle güzelleşen yüzünüzü, ömrünüz de hiç olmadığı kadar sağlıklı, parlak saçlarınızın farkında olun aynaya bakıp minik bebeğinizin siz huzurlu ve mutlu iken içiniz de onun da mutlu ve huzurlu olduğunu aklınızdan çıkarmayın.