Cilt kanserleri her geçen gün daha artan bir sıklıkta görülmektedir. Bazı tipleri eğer zamanında uygun şekilde tedavi edilmezse ne yazık ki ölümcül olabilmektedir. En sık karşılaştığımız cilt kanserleri Bazal Hücreli Kanser (BCC), Yassı Hücreli Kanser (SCC) ve Malign Melanom(MM)’dur.
Bazal hücreli kanser tüm dünyada ve ülkemizde en sık görülen cilt kanseri tipidir. Çoğunlukla yüz veya baş-boyun bölgesinde iyileşmeyen bir yara olarak karşımıza çıkar. Tedavisi basitçe lezyonun çıkarılmasıdır. Ancak lezyonun büyüklüğüne ve yerleşimine göre oluşacak açıklığın kapatılması komplike bir plastik cerrahi girişim gerektirebilir.
Yassı hücreli kanser, BCC’ye göre biraz daha agresif seyredebilen ve daha dikkatli bir tedavi ve takip gerektirir. SCC’de yüz ve baş-boyunda daha sık görülür. Bu da sıklıkla uzun süredir iyileşmeyen kronik bir yara olarak karşımıza çıkar. Yassı hücreli kanser boyundaki lenf bezlerine metastaz yani yayılım yapabilir. Onun için bu tanıyı almış bir hastada boyun lenf bezlerinin muayenesi yapılmalı ve ihtiyaç duyulursa ultrasonografi ile de değerlendirilmelidir. Yayılım varsa hastanın durumuna göre boyun diseksiyonu denilen ek ameliyatta yapılabilir. Çünkü boyun lenf bezlerine yayılım varsa sağkalım oranlarını etkileyecektir. Yassı hücreli kanserinde birincil tedavisi cerrahi olarak çıkarılmasıdır. Ek tedavilere ihtiyaç olabilir.
Malign melanom ise hem cilt kanserleri hem de tüm kanserler arasında en tehlikeli kanser türüdür. Çünkü davranış şekli hastadan hastaya hatta aynı hastada bile değişkenlik gösterebilir. Genel inanış bu kanserin mevcut benlerden kaynaklandığıdır ancak bu son derece nadir bir durumdur. Fakat görünüş olarak çok benzerlik gösterir. Altı çizilmesi gereken nokta doğuştan olan benlerde bu risk belirgin olarak artmıştır. Malign melanom hem lenf hem de kan yoluyla metastaz yani yayılım yapabilir. Bu cilt kanserinin de birincil tedavisi cerrahi olarak çıkarılmasıdır. Ek tedavilere ihtiyaç olabilir.
Cilt kanserleri ile ilgili olarak altı çizilmesi gereken noktalar:
vücudunuzda özellikle de yüz ve baş-boyun bölgesinde uzun süredir iyileşmeyen bir yara ya da kabuklanan bir lezyon varsa bunun için mutlaka bir dermatoloğa veya plastik cerraha başvurunuz,
gecikilmezse bu kanserlerin tedavisi mümkündür,
kanserin tedavisinde lezyonun yeteri genişlikte çıkarılması çok önemlidir,
bu nedenle ameliyata bağlı oluşacak defekti kapatabilecek bir plastik cerrah ile tedaviye başlanması çok önemlidir.
Unutmamak gerekir ki bunlar genel bilgilerdir. Her hastanın bu konuda tecrübeli bir hekim tarafından değerlendirip hastaya özgü tedavi planı yapılmalıdır.
Bu konuda sorularınızı e-posta üzerinden veya muayene sırasında yanıtlamaktan memnun olacağım.
Herkese sağlıklı günler dilerim.
Doç. Dr. Savaş Serel
Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı
