Ani işitme kaybı

Ani işitme kaybı

Ani işitme kaybı ne tür işitme kaybıdır? 

Ani işitme kaybı  öncelikle iç kulak tipinde bir  sağırlıktır. Yani iç kulakta işitme organı olan  kokleadan, beyindeki işitme merkezine kadar olan  geniş alanda herhangi bir yerdeki hasara bağlı oluşabilir.   İşitme kayıplarını orta kulak, iç kulak veya  her ikisini kapsayan işitme kayıpları olarak grupladığımızda, iç kulak tipi işitme kaybından daha çok korkarız. İç kulak bizim  gözle değerlendiremediğimiz, kemik dokusu  içine gömülü bir alandır. Orta kulak gibi kolaylıkla cerrahi müdahalelerde bulunabildiğimiz bir bölge değildir. Bu da bizi biraz aciz konuma düşürdüğü için, tedirgin eder.

Ani işitme kaybı diyebilmek için   iç kulak tipi sağırlığın en çok 3 gün içinde veya daha kısa sürede yerleşip, birbirini izleyen 3 ayrı frekansta, toplam 30 db. üzerinde olması gerekmektedir.  Bu ani işitme kaybı belirtisinin klasik tanımıdır.  

Belirtiler

Birden ortaya çıkar. Birden, hatta saniye ve dakika içerisinde ortaya çıkması  çok önemli bir bulgudur.  Bazen uykudan uyanınca fark edilir. "Aniden kulağım tıkandı", "Sabah kalkınca  bir kulağımın tıkandığını fark ettim"  gibi tanımlamalar çok tipiktir. Kulakta uğultu  bulunabilir. Bazı olgularda baş dönmesi, dengesizlik, mide bulantısı olabilir. Bu durumda iç kulakta yerleşen denge merkezinin de etkilendiği anlaşılır. Tablo daha ciddileşir. Sağırlık çoğunlukla tek kulaktadır, %2 oranında 2 kulağı da tutabilir.

Nedenleri

Aslında  ani işitme kaybı bir hastalık adı değildir, bir belirti adıdır, arkasında neden olarak başka hastalıklar taşıyabilir veya başka hastalıkların habercisi olabilir. Birçok bilinen ve bilinmeyen nedenleri vardır. En ilginç olanı   bu belirtiyi yakaladığımız hastaların neredeyse %90'ında  altındaki nedeni bulamayışımızdır. Bu grup a idiopatik diyoruz, yani nedeni bilinmeyen. Diğer nedenler arasında en sık  virüslere rastlarız. Viral enfeksiyonlar koklea kanalına, denge merkezine, işitme  ve denge sinirine  yerleşebilir, buralarda  iltihabi reaksiyon meydana getirebilirler.  Daha spesifik virüslerden kabakulak, kızamık, aids, zona (uçuk) kulakta işitme kaybı yapma olasılıkları en yüksek olanlarıdır.

Kulağa toksik etkisi olan ilaçlar da (aminoglikozid grubu antibiotikler, kemoterapi ilaçları, idrar söktürücüler gibi) ani işitme kayıpları görülebilir. Frengi gibi bakterial enfeksiyonlar,  multiple skleroz gibi nörolojik nedenler,  akustik nörinom gibi  beyin tümörleri, iç kulak ve orta kulak arasında doğuştan veya daha sonradan oluşan fistül varlıklarında  ani işitme kayıplarına rastlanır. Vücudun kendi immün sistemi de  sorumlu tutulabilir.  

İşitme kaybının dereceleri

İşitme kaybı  pes sesleri veya tiz sesleri daha çok tutmuş  ve  30 db'den    tam işitme kaybına kadar değişik seviyelerde olabilir. 

İyileşme oranı ve etkileyen faktörler

Tam olmayan, pes sesleri tutan, tek taraflı olan, uğultu ve baş dönmesi ek şikayetleri olmayan, erken tedaviye başlamış genç grup  iyileşme ihtimali yüksek gruptur. İki taraflı, tam veya tama yakın,  tiz frekansları tutan, uğultu ve baş dönmesi şikayetleri olan, geç tedaviye başlamış, daha yaşlı grup iyileşme ihtimali risk altında olan gruptur.

Bir genelleme yapacak olursak, biz  yakaladığımız her 3 ani işitme kaybından 2'sinin iyileştiğini görmekteyiz.

Tanı

İyi bir sorgulamadan sonra kulak burun boğaz muayenesi yapılır. Kulak muayenesinde her iki dış kulak ve orta kulak normal görülür. Derhal işitme testi yaptırılır. Sağlam kulak muayenesi arkasında iç kulak tipinde aniden beliren işitme kaybı test ile doğrulanarak teşhis koyulur.

Tedavi

Tetkikler  en çok 1 gün içinde yapılıp aynı gün, en geç ertesi gün  tedaviye başlanır. Tedavi protokolleri işitme kaybının derecesine göre değişir. Bazı ağır durumlarda hastaları hastane şartlarında  ilaçları damar yolundan vererek  tedavi ederiz, bazılarını sadece ağızdan alınan  ilaçlarla. Yatak istirahatı, yoğun tempoyu ve stresi azaltmak, serum, kortikosteroid, vitamin (b vit.), iç kulak kan akımını arttıran ve kanda  trombositlerin birikimini azaltan  medikal  tedavi, %5 CO2  %95 O2'den oluşan karbojen gazı soluması ve yüksek basınçlarda aralıklı olarak  %100  saf oksijen solumayı esas alan hiperbarik oksijen tedavisi  çeşitli tedavi protokolleridir. Hepsi esas olarak iç kulak organında veya işitme sinirindeki enflamasyonu, ödemi azaltmak ve oraya giden kan akım hacmini arttırmaktır. 

Hastaların %40 ila 70'i kendiliğinden iyileşirler. Ancak biz buna rağmen, risk almamak için acilen tedaviye başlarız. Ani işitme kaybı iyileşmediği zaman,  beyin tümörü veya multiple skleroz riskleri için beyin MR çektirmek gibi ileri tetkikler isteriz.  

Bu rahatsızlıkta yaş önemli bir faktör mü, yani yaşlılarda daha mı sık oluyor?

En sık 40-50 yaş civarında rastlarız. Çocuklarda ve gençlerde daha azdır.  

Size gelen hastaların profilinden bahseder misiniz? Kaç yaş, hangi meslek grubu v.s.

40 yaş civarı, sosyoekonomik düzeyi yüksek, iş gerginliği fazla olan insanlarda daha sık rastlıyorum. İlkbahar ve sonbahar gibi vücut direncinin  zorlandığı mevsimlerde daha sık rastlıyorum. Mutlaka kırsal kesimde de  vardır, ancak hastaların  bu durumu umursayıp  hekime başvurma oranları daha düşüktür.

Sizce bu hastalık son yıllarda artıyor mu? Öyleyse neden?

Bilemiyorum,  gürültü ve stres arttırabilir. Önerebileceğim en önemli nokta,  böyle bir şikayet hissedildiği  anda gecikmeden, hatta  acilen bir KBB hekimine başvurmak gerekliliğidir. Tek kulakta kalıcı sağırlık riski almak istemiyorsak! Erken tedavi yüksek iyileşme oranı demektir.

Bu makale 19 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Esra ERYAMAN

Etiketler
Ani işitme kaybı
Prof. Dr. Esra ERYAMAN
Prof. Dr. Esra ERYAMAN
İstanbul - Kulak Burun Boğaz hastalıkları - KBB
Facebook Twitter Instagram Youtube