Lenf ödem ya da fil hastalığını duydunuz mu?

Lenf ödem ya da fil hastalığını duydunuz mu?

    Toplumumuzda çok fazla bilinmeyen, hatta sağlıkçılar arasında da çok az bilinen bir hastalık olan lenf ödem son zamanlarda duyulmaya başlandı. Bazı hastaların kolunun,  bazılarının ise bacağının normale göre iki üç kat daha fazla şişlikte olduğunu görmüş olabilirsiniz. Evet bu gördüğünüz hastalar büyük ihtimalle lenf ödem hastasıdır.

    Lenf ödem’i vücudumuzda hücreler arası boşlukta proteince zengin sıvı birikimi olarak tanımlayabiliriz. Lenf sistemindeki probleme bağlı olarak lenf sıvısının normal şekilde akışı sağlanamamasıyla birlikte bazı bölümlerde ödem birikmeye başlar ve lenf hastalığı ortaya çıkar. Birçok hasta lenf ödem hastalığı  için nereye başvuracağını bilmez. Tanısı konulmamış hastaların bir kalp damar cerrahisine başvurması ile gerekli muayene ve tetkikler sonucu tanı konulur ve tedavi için lenf ödem hastalığı üzerine eğitim almış bir fizyoterapiste yönlendirilebilir.

   Fil hastalığı olarakta bilinen lenf ödem doğumsal olabilir, buna primer lenf ödem diyoruz. Bazılarında ise  sonradan oluşabilir, buna da sekonder lenf ödem adı verilir. Doğumla birlikte lenf ödem hastası olarak doğan kişiler bazen 3,5 yıl içinde bazende 20,30 yaşlarında hastalıkları ortaya çıkabilir. Sekonder lenf ödem travmaya, enfeksiyona, radyasyona, cerrahiye bağlı olarak oluşabilir. Günümüzde en fazla görülen cerrahiye bağlı olanıdır ve buda meme kanseri hastalarında koltuk altı lenf yollarının temizlenmesi, lenf nodlarının alınmasına bağlı olarak oluşur. Eğer hasta cerrahi sonrası radyoterapi almış ise lenf ödem olma riski daha fazla artar.

    Lenf Ödem Hastalığının Tedavisi Var Mı?

   Lenf ödem tedavi edilebilir bir hastalıktır. Günümüzde iki önemli tedavi yöntemi bulunmaktadır.  Birincisi cerrahi yöntemidir; bu yöntem tüm hastalarda uygulanamayıp her hastada iyi sonuç alınamayabiliyor. İkinci yöntem ise fizyoterapide kullanılan kompleks boşaltıcı fizyoterapi yöntemi olup en iyi sonuç alınan yöntemdir.

    Kompleks boşaltıcı fizyoterapi yöntemi birkaç bölümden oluşur. İlk olarak manuel lenf drenaj dediğimiz el ile yapılan belli teknikleri olan masaj yöntemi ile başlanır. Bu yöntem ile hasta tarafta biriken lenf sıvısının sağlam tarafa doğru akışı sağlanır. Daha sonra kompresyon bandaj uygulamasına geçilir ve bandaj ile birlikte yapması gereken egzersizler verilir. Hasta mümkünse daha iyi sonuç alabilmesi adına egzersizleri bandajlıyken yapmalıdır. Lenf ödemin azalmasıyla  veya bitmesiyle birlikte bası giysisine geçilir. Bası giysisi hastaya özel olmalıdır. Belli noktalardan ölçümler alınarak bası giysisi hazırlanır. Bazı hastalar bası giysisi ile varis çorabını karıştırabiliyorlar. Varis çorabı lenf ödem hastalarında yarardan çok zarar verebilir.

    Lenf ödem hastalığında enfeksiyon riski çok yüksektir, ufak bir çizik dahi enfeksiyona neden olabilir. Bu yüzden cilt bakımı, tırnak bakımı çok önemlidir. Enfeksiyon durumunda hastanın  mutlaka bir acil servise yada doktoruna görünmesi gerekir.

    Bu hastalara birkaç öneride bulunacak olursak, mutlaka beslenme konusunda bir diyetisyenden destek almaları gerekir. Tansiyon ölçtürme, kan aldırma, ağırlık taşıma gibi durumlarda sağlam taraf kullanılmalı. Çok sıcak ve soğuktan kaçınılmalı. Bu hastaların unutmaması gereken; lenf ödem tedavi edilebilir bir hastalıktır ve mutlaka tedaviye erken dönemde başlanmalıdır. Ne kadar erken başlanırsa sonuç o kadar iyi alınır.

     Sağlıkla ve mutlulukla kalmanız dileğiyle…

  

   

    

Bu makale 19 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Fzt. Mehmet Çalışkan

Etiketler
Lenf drenaj
Fzt. Mehmet Çalışkan
Fzt. Mehmet Çalışkan
Adıyaman - Fizyoterapi
Facebook Twitter Instagram Youtube