Hergün yürüyüş

Hergün yürüyüş

Yürüyüş sporu, insanlık tarihinin en eski  sporudur. Fark edelim yada etmeyelim, gün içinde yaptığımız yürüyüşler gerçek manada spor yerine geçiyor. Daha önceki yazılarımızda da bahsettiğimiz üzere sporsuz kalan bir insanın tüm sistemleri zaman içinde erimeye mahkumdur.

Bunun başında kas ve iskelet sistemi gelir. Sindirim, solunum ve dolaşım sistemleri de doğrudan etkilenen diğer sistemler arasındadır.
Yürüyüş, her bireyin yapabileceği kadar basit, hiçbir ekipmana gerek duymayacak kadar sade ve günün her saati heryerde yapılabilecek kadar kolay ulaşılabilir bir spordur.

Sanılanın aksine sadece bacakları çalıştırmaz. Yüzeyel ve derin olmak üzere ayak bileği, bacak, kalça ve sırt kasları hatta ritmli bir yürüyüşte kol ve omuz çevresi kasları dahi bu ritmik çalışmaya müdahil olurlar.

Ritmli yürümekten kasıt, düz bir zeminde( yumuşak topraklı ve taşlık olmayan) sabit hızla, eller serbest olarsk yapılan yürüyüştür. Bir elinizde 5 kiloluk bir poşetle, diğer eliniz cebinizdeyken yapılsn yürüyüşte belli bir ritmden bahsetmek olmaz. Simetriyi bozan herşey ritmi de bozar.
Yürüyüş esnasında elinizi bacağınızın ve belinizin farklı noktalarına koyun. Böylece kaslarınızın nasıl çalıştığına tanık olabilirsiniz.

Yürüyüşle iç organlarınız da harekete katılarak kendi işlevlerini daha rahat yerine getirebilirler. Evet; yürüyüş esnasında yanlızca kol ve bacaklarımız değil, aynı zamanda iç organlarımız da hareket eder. İç organların bu harekete kati surette ihtiyacı vardır. Bağırsakları ele alacak olursak durum daha net anlaşılacaktır.

Hergün bir miktar yürüyün. Otobüsten inip yürüyün, arabadan inip yürüyün ama hergün mutlaka yürüyn. İlla ki kilometrelerce yolu yürüyerek kat etmeniz gerekmiyor. Az da olsa yürümek, hiç yürümemekten her zaman iyidir.

Bu makale 9 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Fzt. M. Ergun Kayıran

Fzt. M. Ergun KAYIRAN, lisans eğitimini Dumlupınar Üniversitesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon bölümünü tamamlayayarak Fizyoterapist unvanı almış ayrıca bir süre Almanya'nın Münih şehrinde klinik çalışmalar da bulunmuştur. 

2012 Yılında Gaziantep'de Yüksek Lisans eğitimimi tamamlamış, ' Bası Yaralarında Kuru İğne Uygulamasının Retrospektif İncelenmesi' konulu tez çalışmasını Gaziantep' teki muhtelif hastanelerin yoğun bakım ünitelerinde hazırlamıştır. Doktora derecesi için yola çıktığı İstanbul Medipol Üniversitesi'nden sonra Gaziantep Hasan Kalyoncu Üniversitesi'nde eğitimine devam etmektedir.

 Fzt. M. Ergun KAYIRAN, mesleki çalışmalarına Gaziantep'de bulunan özel muayenehanesi'nde devam etmektedir.

Etiketler
Spor
Fzt. M. Ergun Kayıran
Fzt. M. Ergun Kayıran
Gaziantep - Fizyoterapi
Facebook Twitter Instagram Youtube