Fototerapi ve sarılık

Fototerapi ve sarılık

Bebeklerde yüksek bilirubin değerleri belli seviyelerde tehlikeli olabileceği için tedavi edilmesi gerekmektedir. Fototerapi hem bu yükselmeyi önlemek hem de belli oranda düşürmek için kullanılır. Böylece bebeklerdeki sarılık değerleri belli sınırlarda tutulmuş olur..Düşük düzeyde devam eden fizyolojik sarılıklarda belli bir tedavi uygulamaya gerek yoktur ancak bebeğin yaşı (gün olarak) ve ağırlığı göz önüne alınarak 15 mg/dl’nin üzerindeki oranlarda en sık uygulanan tedavi yöntemi fototerapidir.

Yaşlanmış eritrosit( kırmızı kan hücrelerinin) ve bazı enzimlerin yıkımı sonrası bilirubin isimli pigment kana verilir. Bu pigmentin ilk oluşan şekline indirekt (suda çözünemeyen) bilirubin denir. İndirekt bilirubin toksik bir madde olup vücuttan doğrudan atılamaz. Bu madde karaciğerde enzimatik bir reaksiyonla vücuttan atılabilen direkt(suda çözünebilen) bilirubine dönüştürüldükten sonra safra ve idrar aracılığı ile atılabilir.Bebeklerde karaciğerdeki bu enzimin düşük aktivitede olması, eritrositlerin daha kısa ömürlü olması(daha çok yıkım olur), enterohepatik(barsak karaciğer arası ) dolaşımın daha fazla olması nedeniyle yenidoğan sarılığı gelişir. Bu sarılığın geçmesi için fototerapi yada ışık tedavisi sık kullanılır. Fototerapinin yetersiz kaldığı ya da sarılık değerlerinin çok yüksek olduğu durumlarda kan değişimi de yapılmaktadır.

Fototerapi Nedir?

Belli dalga boylarındaki ışığın kullanılması sonucu, suda çözünemeyen bilirubinin farklı  kimyasal reaksiyonlarla suda çözünebilen formlara dönüştürülmesine denir. Biliyoruz ki çözünemeyen bilirubin doğrudan vücuttan atılamadığı gibi toksik bir maddedir. Bebeklerde sarılığı hem önlemede hem de tedavi etmede kullanılan yaygın bir yöntemdir.

Sarılık tedavisinde kullanılan fototerapinin en etkili ışık dalga boyu, 430-490nm arasındaki mavi yeşil ışıktır. Mavi ışığın geliştirebileceği yan etkiler nedeniyle beyaz ışık da eklenmiştir. Bundan dolayı fototerapi üniteleri aynı sayıda beyaz ve mavi ışık kaynağından oluşmuştur.

Sarılıkta Fototerapi Nasıl Etki Eder?

Fototerapinin etkisiyle indirekt bilirubinde üç farklı kimyasal reaksiyon gelişir Bu kimyasal tepkimeler sonrası suda eriyebilen formlara dönüşen indirekt bilirubin, başka bir reaksiyona ihtiyaç duymadan safra ve idrar ile atılabilir. Yani fototerapiyle oluşan bu formların karaciğerde tekrar enzimatik reaksiyona girmelerine gerek kalmaz. Böylece vücuttan direkt uzaklaştırılırlar. Vücuttan atılan bilirubin sonucunda sarılık değerleri kontrol altına alınır. Bu tedaviye ışın tedavisi veya ışık tedavisi de denmektedir

Fototerapinin Yan Etkileri

Retinal dejenerasyon; fototerapide ışığın göze gelmesi sonucu oluşan bir yan etkidir. Günümüzdeki tüm bebeklerin gözleri fototerapi esnasında kapatılmakta ve bu yan etki önlenmektedir .

Sıvı kaybı; fototerapide hissedilmeyen sıvı kayıpları artar ve dehidratasyon gelişebilir. Fototerapi yan etkileri arasında sık görülen bir durumdur.Önlemek için bebeğin aldığı,çıkardığını takip etmek ve aldığı sıvıyı arttırmak gerekmektedir.

İshal; bebeklerde yeşil ve sulu dışkılama olabilmektedir. Bağırsaklardan atılan yüksek miktardaki bilirubinin buna neden olduğu söylenmektedir.

Deri değişiklikleri görülebilir. Genellikle geçici deri döküntüleri şeklinde görülür.

Bronz bebek sendromu; sarılık için fototerapi alan bebeğin cildi, idrarı ve kanı grimsi kahverengi bir renk alır. Tehlikeli bir durum olmamakla birlikte fototerapinin kesilmesi ile düzelir.

Kan değerlerinde düşme; kanda trombosit düşüklüğü görülebilir. Bunu nedeni trombositlerin yıkımındaki artıştır.

Fototerapi yan etkileri arasında hipokalsemi de yer almaktadır. Kalsiyumun kanda düşmesi anlamına gelen bu durumun sebebi ışın verildikten sonra melatonin salgısının azalmasıdır. Azalan melatonin kalsiyumun kemiğe geçmesine dolayısıyla kandaki kalsiyumun düşmesine neden olur.

PDA(Patent Duktus Arteriozus); anne karnında bebeğin dolaşımının bir parçası olan duktus arteriozusun doğum sonrası kapanmaması anlamına gelir. Fototerapide PDA riski artmaktadır.

Bebeğin vücut sıcaklığında artış veya düşme olabilir. Fototerapide daha çok hipertermiye yani ateşe rastlanır.

Tedavi sırasında, bebek üzerinde sadece alt değiştirme bezi kalacak şekilde soyulur ve gözlere koruma amaçlı bir maske takılır. Bu şekilde ışığın altına yatırılır.Tedavi sonrası fototerapi alan bebeklerdeki bilirubin değerini cilde bakarak değerlendirmek yanıltıcı olacaktır.Cilt rengi tedavi sırasında normale döner Bu nedenle kan tahlili yaparak değerlendirmek gerekmektedir

FOTOTERAPİ TEDAVİSİ İLE BEYİNDE MEYDANA GELEBİLECEK HASARLARIN ÖNÜNE GEÇİLEBİLİR

Sarılık düzeyi belirli seviyenin üzerine çıktığında ve uygun tedavi edilmediğinde beyin dokusu üzerinde kalıcı hasara ve uzun dönemde nörolojik bozukluklara neden olabilir.

 

Bu makale 6 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Uzm. Dr. Sülin Oğrağ

Uzm.Dr. Sülin OĞRAĞ, lisans öncesi öğrenimlerinin ardından Tıp eğitimini Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. İhtisasını ise İzmir Behçet Uz Çocuk Hastanesi'nde Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü'nde yapmış ve Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı olmuştur.

Mesleki çalışmalarına, Özel Yunus Emre Hastanesi'nde devam etmektedir. 

Etiketler
Sarılık nedir
Uzm. Dr. Sülin Oğrağ
Uzm. Dr. Sülin Oğrağ
İstanbul - Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
Facebook Twitter Instagram Youtube