Ağızda meydana gelen diş kayıpları diğer dişlerde çürüklerin artmasına, dişeti problemlerine ve çenelerin kapanışını etkilemesine bağlı olarak çene eklemi problemlerine kadar varan birçok sorunu beraberinde getirir. Günümüzda eksik dişlerin yerine uygulanan köprüler ve protezler yerini yavaş yavaş diş implantlarına bırakmaya başlamıştır. Avrupa ve Amerika dan sonra diş implantları ülkemizde de kayıp dişlerin tedavisi için yaygın olarak kullanılmaya başlanmıştır.
Diş implantları dişlerin köklerini taklit eden titanyum yapılardır. Hem alt hem de üst çenede kullanılabilirler. İmplantın uygulanabilmesi için yeterli kemik miktarı ve yoğunluğu gerekir. İmplant ın çene kemiğine yerleştirilmesini takiben implant çene kemiği ile kaynaşır ve artık doğal diş kökü gibi vazife görmeye başlar. İmplantın çene kemiği ile uyumu tamamlandıktan sonra üzerine arzu edilen kaplama, köprü ya da protez yapılır.
Mevut tek diş eksikliği, köprü ile tedavi edilecek olursa komşu olan dişler küçültülerek bu dişlerden destek alınır. İmplantın en büyük avantajı yandaki iki dişe de dokunulmadan sadece kayıp dişin yerine diş yerleştirilmesidir. Hasta implantlı dişini doğal dişi gibi fırçalayarak dişipi kullanabilir.
Yine implantın en sık tercih edildiği diğer bir durum ise halk arasında ”damak” olarak tabir edilen tam protez kullanan hastalardır. Tam protez kullanan bireyler özellikle alt çene protezlerinin çok iyi oturmadığından, rahat çiğneme yapamadığından ve hatta istediği gibi gülüp konuşamadığından şikayet ederler. Bu durumda yapılacak implantlar çok iyi bir protez tutuculuğu sağlar. Hatta yeterli kemik desteği olduğu durumlarda daha fazla sayıda implant yapılabilinir. Böylece hasta hareketli protez yerine sabit köprü kullanabilir.
Diş kayıpları sonrası çene kemiğinde rezorpsiyon dediğimiz kemik erimesi meydana gelir. Bu fizyolojik yani doğal bir süreçtir. Dişsiz bölgeye yerleştirilen implant doğal diş gibi davranarak meydana gelecek kemik kaybını ortadan kaldıracaktır.